SÜTE SU KARIŞTIRMAK

n

n Süte su karıştırmakta üzerimize yoktur. Kimi sütçü, öncelikle çocuklarına süte su karıştırınca, o kadar fazla para kazanılacağını sağlık verir ise, doğru dürüst süt ürünlerinden istifade etmek de mümkün değildir. Yalnız, sütçüler bu sözümden alınmasınlar, sözün gelişi bunu ifade ettim. Sadece, her işimizin hileli olduğuna dair bir ifadedir. Uzun zaman önce, İstanbul ile Avrupa daki bir metropol, kardeş şehir olur ve belediye başkanları da sık, sık bir araya gelerek; her iki metropol ün problemlerini tartışırlardı. Bir seferinde, İstanbul Vali ve Belediye Başkanı olan zat (o zamanlar, İstanbul özel statüde; Vali ve Belediye başkanı olan şahıs), Avrupa daki başkana hitaben Ekselansları, şehrinizde siz sütün içine su karıştırılmasına nasıl mani oluyorsunuz diye bir soru sorar. Avrupalı başkanın cevabı ise çok enteresandır. Sayın Ekselansları, sütün içine su karıştırılması fikrin nereden geldi der. Bu ifade açık olarak, doğu tipi düşünce ile, batı tipi düşüncenin farklılığını ortaya koymaktadır. Kanunlarımızda bile, kanunların gösterdiği normal yolun dışındaki, diğer yollar tarif edilmeğe ve bunlara verilecek cezalarla doludur. Elbette, kanunlar dürüstlük esas alınarak yapılır. Yalnız, ülkemize çok önemli bir anlayışı kanunun boşluğundan istifade etmek ifadesini anlayamadım. Kanunun gösterdiği yolun dışındaki yol, kanunsuzluk değil midir? Bu seçim döneminde ise bunun değişik varyasyonları ortaya konuldu. Ortada bir yolsuzluk yok ise, var demek çok büyük bir suç olduğu gibi, eğer suç var ise bunun açığa çıkarılmaması da önemlidir. Bu kadar ciddi konuların nasılda hafife alındığının ortada olması, insanımızın zihnini bulandırmaktadır. Doğrunun, hep doğrunun peşinde olmak gerekmez mi?

n Bu seçimde dikkatimi çeken diğer önemli husus ise, oy kazanabilmek için her şeyin yapılması idi. Bana göre hükümet etmek ve devletin işlerini yapmak, oldukça mesuliyetli ve özveri istemesine rağmen; peşinde bu kadar koşulmasının sebepleri olması gerekir. Bir atasözümüzle özdeşleştirdiğimiz Bal tutan parmağını yalar sözünde ifade edilen herhalde yalananın BAL olması lâzım gelir. Gerçekler bu ise, Ülkemizin durumu ve siyasetimizdeki kirliliği ifade edecek herhalde söz bulmak da mümkün olmayacaktır. Bana göre, devlet olmak, hizmet etmek içindir. Zahmeti çok getirisi az bir uğraştır.

n Gerçek demokratik ülkelerde bizdeki durumlara rastlamak mümkün değildir. Ayrıca, seçim sonuçlarına itirazlar elbette olacaktır. Bu itirazlar gelişmiş ülkelerde de olabilmektedir. Yalnız, itirazların dışında birçok şaibelerden de bahsedilmesi oldukça düşündürücüdür. Daha sayımlar yapılırken, sayımlarla ilgili şaibelerin ortaya atılması, kendine iş edinen bazı kimselerin sonuçları çarpıtarak vermesi ise, diğer bir husustur. Her şey, soğukkanlılık içinde kanunların ve demokrasinin özüne istinaden yapılmalıdır. Sayımlar yapılırken, süte su karıştırmanın anlamı nedir. 1946 yılından beri, yani çok partili demokrasiye geçtiğimiz ve geçtiğimizi zannettiğimiz günden bu yana, her yapılan seçimde hep şaibeler gündeme gelmiş ve demokrasimiz bu lekeden aklanamamıştır. Elbette, benim ve benim gibi düşünenlerin bu hususlardan aklanılmasını istemek hakkımızdır. Zira, halkımız batılı ülkelerdeki demokrasi uygulamalarından daha fazlasına layıktır ve bunu istemek de onun hakkıdır. Bildiğiniz gibi, seçimle ilgili olarak hiç bir yazı yazmama rağmen; seçimdeki olayları demokrasi adına sindirmem de mümkün değildir. Mahalle kavgalarında bile ender rastlanan ağza alınmayacak küfür ve ithamları düşündükçe hayretler içinde kalıyorum. Anayasa, buna bağlı olarak çıkarılan kanunların bütün bunlara cevaz verdiği hiç zannetmiyorum. Bütün kanunların yanında, dinimizin emrettiği hususlar ve Türk milletinin ahlâk ve etik durumları nerede kaldı. Bütün bunları düşünüyorum, fakat cevap bulduğumu da ifade edemem. Dinimiz ve Türk milletinin binlerce yıllık etik değerleri bunlara izin vermez. Bütün olanlara, siyasetin gereği diyerek sineye mi, çekeceğiz? Özellikle de partilerin üst kademeleri, halkın arasındaki ayrışmaları önleyecek, sosyal barışı sağlayacak ifadeler kullanmalıdırlar. Bir şekilde parçalanma, Türkiye yi parçalamak isteyen güçlere yaramakta olduğunu da görmekteyiz. Üniter ve tek devlet, tek bayrak olarak var olmanın önemini vurgular, saygılarımı sunarım.

n

n

n

n

n