Tam 15 hafta geride kaldı. Samsunspor tarihinin en kötü dönemlerinden biri olarak kayda geçti bu dönem.
Giresun maçı da bu kötü dönemi en iyi ortaya koyan bir maç oldu. Sahadaki oyuncular ne yaptığını bilmeyen bir görüntüdeydi. Bu maça kadar oynanan birçok maçta olduğu gibi.
Bu takımın en büyük sorunu gol. Hatta maçı anlatan spikerin bu sezon Giresunlu Özgürcan, Samsunspor takımından daha fazla gol attı, sözü durumu çok net açıklıyor.Tamam sorun gol, sorun forvet. İyi de forvet dışında ne var? Gol eksikliği dışında sadece birkaç maç dışında ne var sahada?
Örneğin defans E-5 karayolu gibi. Gelen geçiyor. Kanatlardan gelen her top, her orta tehlike oluşturuyor kalemizde. Orta saha tel tel dökülüyor. Topu ileri taşıyacak kimse yok. Taşısak bile pozisyon oluşturabilecek bir girişim yok.
Yok, yok, yok. Yönetim, teknik heyet, futbolcu herkes de bu durumu kabullenmiş gibi sanki. Herkes dört gözle devreyi bekliyor. Elden de pek bir şey gelmiyor açıkçası.
Mevcut bu durum, herkeste bir umutsuzluk rüzgarı estiriyor. Bu umutsuzluk da bir tükenmişlik sendromu oluşturmuş.
Bu sendromdan çıkış, ancak sil baştan bir yenilenmeyle mümkün olabilir gibi görünüyor. Öyle devre arasında bir iki transferle olacak iş de değil. Direkt oynayabilecek en az beş altı oyuncu şart. Hem de nokta transfer diye tabir edebileceğimiz türden.
O da ne kadar mümkün olabilecek, maddi durumlar ne kadarına müsaade edecek göreceğiz.