Milat, doğum, doğum günü demektir. Milat, aynı zamanda başlangıç demektir.
“Türkiye’nin 10 Ağustos miladı” demek, Türkiye için yeni bir başlangıç, yeni bir doğum demektir.
Türkiye için yeni bir doğum demek, yönetimi için yeni bir başlangıç yeni bir zihniyet algısı demektir.
Gerek İslam öncesi ve gerekse İslam sonrasında Cumhuriyet dönemi hariç, milletimizin yöneticileri şekli bir biat uygulaması olsa bile hep veraset sistemiyle seçilmişlerdir.
Cumhuriyet döneminde de belli zihniyet mensuplarının veraset sistemi egemen olmuştur.
Çok partili sisteme geçildikten sonra seçilen cumhurbaşkanlarının özde İnönü’den farkları yoktu. Bunun için zihniyet veraseti egemen oldu diyoruz. Bunların ortak niteliği milletimizin tarihi misyonuna ters düşmeleriydi. Bu da ülkede taban-tavan çatışmasını meydana getirmişti.
Aslında aynı durum 10 Ağustos Cumhurbaşkanlığı seçimleri için aday gösteriminde de yaşanmıştır.
Şimdi milletimiz yeni bir aşamaya gelmiş bulunmaktadır. Tarihi misyonuna paralel ve barışık bir seçim anlayışı ile Cumhurbaşkanını (Başkanı’nı) seçecektir.
Milletimiz 10 Ağustos’ta Başkanı’nı doğrudan seçecektir. Arada delege (vekil) yoktur. Biatını doğrudan yapacaktır. Doğrudan seçimini ve biatını tarihinde ilk defa gerçekleştirecektir.
Bundan böyle cumhurbaşkanları gerek Anayasa’dan ve gerekse milletimizden daha yetkili ve etkili olacaklardır.
Herkes, koşan, beyanat veren, Bakanlar Kurulu’na doğrudan katılıp başkanlık yapan, ülkenin kalkınması için öneri alan ve öneren bir Cumhurbaşkanı’na hazır olmalıdır.
Bu bir zihniyet devrimidir.
Bu seçimde ayrıca Türkiye solu ile etnisiteye dayalı bir milliyetçiliğin Türkiye’nin ortalaması olmadığı da görülecektir.
Evet, bu seçim milletimiz için bir milat olacaktır.
Hayırlara vesile olması dileğiyle…
Selam ve sevgiler…