1 Kasım 1928 tarihli ve 1353 Sayılı Türk Harflerinin Kabul ve Tatbiki Hakkındaki Kanun'un TBMM tarafından kabulünün 89'uncu yılındayız. Kanun 3 Kasım'da yayınlanarak yürürlüğe girecek ve Türkiye, etkileri hala süren bir büyük değişime ve amansız bir tartışmaya sahne olacaktır.

Değişik iddia ve ithamlar var. 'Osmanlı'dan bize intikal eden on binlerce hatta milyonlarca belge ve kitaplara ulaşmamız yasaklandı/engellendi ve bir gecede cahil kaldık' söylemi eleştirilerin merkezini oluşturuyor. Bu görüşte olanlara göre 'Harf inkılabı ile geçmişle bağımız kesildi ve geçmişle bağımızın kesilmesi aynı zamanda bizim kendi kültürümüzden kopmamıza, değerlerimize yabancılaşmamıza' yol açtı.

Bunlar bütün yönleriyle ele alınıp tartışılması ve bir karara bağlanması kolay konular ama ne yazık ki biz tarihi, gerçeği bulmak yerine kendi siyasi görüşlerimize ve ideolojik tercihlerimize delil sağlamak için ele aldığımızdan; bir türlü bir uzlaşma sağlayamıyor ve sonuca gidemiyoruz. Konuya samimiyetle yaklaştığımız ve uydurulmuş bilgi ve belgelere gözümüzü kapayıp kulağımızı tıkayabilirsek sonuca gidemesek bile birbirimiz kırmadan, dökmeden ve hele de 'ihanet' gibi son derece ağır bir itham ve isnatta bulunmadan da tartışabiliriz. Ama öyle yapmıyoruz, ya utanmadan belge uyduruyoruz ya da tüm uydurulmuş o yalanlara hem inanıyor hem de internet ortamında paylaşıyoruz. Kendimizi yanılttığımız gibi başta takipçilerimiz olmak üzere başkalarını da yanıltıyor, o utanmaz yalancıların tuzağına çekiyoruz. Aşağıdaki satırları sevdiğim bir arkadaşımın köşesinde bir yıl önce gördüm:

'Harf devriminin tek amacı ve hatta en önemli amacı, okuma-yazmanın yaygınlaşmasını sağlama değildir. Devrimin temel gayelerinden biri, yeni nesillere geçmişin kapılarını kapamak, Arap-İslam dünyası ile bağları koparmak ve dinin toplum üzerindeki etkisini zayıflatmaktı. Yeni nesiller, eski yazıyı öğrenemeyecekler, yeni yazı ile çıkan eserleri de biz denetleyecektik. Din eserleri eski yazıyla yazılmış olduğundan okunmayacak, dinin toplum üzerindeki etkisi azalacaktı.' (İsmet İnönü- Hatıralar, c. 2. S. 223) '

Olacak iş değildi, arkadaşımı tanıyordum, İsmet İnönü'yü de okuduklarımdan az çok biliyordum. Ne arkadaşım böyle bir yalanı uyduracak ne de İsmet İnönü o lafları edecek biriydi. Arkadaşım ahlaksız değildi, İsmet Paşa da bazılarının iddia ettiği gibi inançsız, inançsız olsa bile Müslüman bir toplumda siyaset yapan birisi olarak böyle bir cümle kuracak kadar aptal değildi.

İsmet Paşa 'Hatıralar' adlı hacimli kitabında Harf İnkılabına da değinir ve başlangıçta Atatürk'e nasıl karşı çıktığını ve inkılabı iki yıl nasıl geciktirdiğini ama kanun çıktıktan sonra da nasıl en sadık uygulayıcısı olduğunu anlatır. İsmet Paşa, tam da budur işte, devrimci değildir muhafazakardır ama karar bir kere alındıktan sonra da o kararın en sadık uygulayıcısıdır. Onun içindir ki hiçbir zaman birinci adam değildir ama her zaman ikinci adamdır.

İsmet Paşa 'Hatıralar'ında 'dinden uzaklaşmaktan değil Arap kültürünün etkisinden kurtulmaktan bahseder. 'Harf inkılabının bizde tesiri ve büyük faydası, kültür değişmesini kolaylaştırmasıdır. İster istemez Arap kültüründen koptuk' der. O paragrafı şu cümlelerle bitirir: ' Anadolu'da ilk Türk devletini kuranların hepsi Türk beyi olarak devlet başına geçmişler ve milli hususiyetlerini muhafaza etmişlerdir. Sonra Osmanlılar devrinde, edebiyat vesilesiyle dil ihtiyacı genişledikçe sanatı Arap dili üzerinde işlemek hevesi milli kültürü zayıflatmıştır. Bizim devrimizde Latin harflerine geçmek Türk dilini ve milli kültürü kurtarmak için esaslı bir etken olmuştur.'

İsmet Paşa'yı sevmeyebilirsiniz, harf inkılabına karşı olabilirsiniz, bu herkesin en doğal hakkıdır ama İsmet Paşa'nın ağzından, kaleminden yalanlar uydurarak tarihi tahrif edemez, halkı kandıramazsınız. Birincisi haktır ikincisi ahlaksızlıktır. Hepimize düşen demokratik hakları kim kullanırsa kullansın sonuna kadar savunmak ama ahlaksızlığı da kim yaparsa yapsın ona da sonuna kadar karşı çıkmaktır.

NOT: Kısmet olursa, 6 Kasım 2017 Pazartesi gününden itibaren bir seri yazıyla Harf İnkılabını ve okuryazarlığımızı irdelemeye çalışacağım.