Başkan yemin edip kabinesini açıkladıktan sonra yazılı ve görsel basını takip edenler bilirler ki, iktidara yönelik aşırı derecede başarı yüklemesi yapılmaktadır.

Bunların bir kısmı yağcı ve yalaka taifesinden olmakla birlikte bir kısmı da gerçekten samimi olarak büyük bir beklenti içindedir.

Bu yüklemeyi yapan bir başka taife de toplumda yüksek bir beklenti meydana getirerek başarısızlık durumunda daha kolay yere çarpmak içindir. Toplumda oluşan yüksek beklentinin gerçekleşmediği her basamak iktidarın başarısızlığına hamledilir ki, bunu yapanların da istediği budur.

Bütün bunların ortak noktası yeni hükümetin başta Başkan'ına olmak üzere tüm bakanlarına birer Hz. Musa'nın Asası'nı vermeleridir.

Hz. Musa'nın Asası'nın iki önemli özelliğinden biri susayan kavmine kavgaya neden olmayacak şekilde su kaynaklarını meydana getirip dağıtması, diğeri ise insanların gözlerini boyayan, hatta korkutan büyücülerin yılanlarını, ejderha olup yutmasıdır.

Kur'an-ı Kerim bu özelliklerini şöyle açıklar:

'Musa(çölde) kavmi için su istemişti de biz ona; Değneğinle(asanla) taşa vur! Demiştik. Derhal(taştan) on iki kaynak fışkırdı. Her bölük, içeceği kaynağı bildi. (Onlara:) Allah'ın rızkından yiyin, için, sakın yeryüzünde bozgunculuk etmeyin, dedik.'(BAKARA,60).

Bu Ayet-i Kerime hükümetin kalkınma ve refah çalışmalarını hatırlatır.

'(Firavun) dedi ki, eğer bir mucize getirdiysen ve gerçekten doğru söylüyorsan onu göster bakalım.''Bunun üzerine Musa asasını yere attı. O, hemen apaçık bir ejderha oluverdi!''(Sihirbazlar), Ey Musa sen mi atacaksın, yoksa atanlar biz mi olalı? Dediler.

'Siz atın' dedi. Onlar atınca, insanların gözlerini büyülediler, onları korkuttular ve büyük bir sihir gösterdiler. Biz de Musa'ya, 'Asanı at!' diye vahyettik. Bir de baktılar ki, bu, onların uydurduklarını yakalayıp yutuyor… Böylece gerçek ortaya çıktı ve onların yapmakta oldukları yok olup gitti. İşte Firavun ve kavmi, orada yenildi ve küçük düşerek geri döndüler. Sihirbazlar ise secdeye kapandılar.'(A'ra'f, 106, 107, 115-120).

Bu Ayet-i Kerimeler de iktidarın karşısında yer alan yıkıcı unsurlara işaret eder.

Ancak olumlu, yapıcı, gerçekten ümmetin birlik ve dirliği adına yeni yapıcı fikirler üreten muhalif unsurlar buna dahil değildir. Çünkü iyiliği tavsiye, iyiliğe çağırma ve kötülükten sakındırma Müslüman'ın Müslümana karşı en önemli görevlerindendir.

Medyamız bilmeli ki, yeni hükümetin elinde Hz. Musa'nın asası/ değneği yoktur. Aşırı beklenti oluşturmak değişik gri propagandanın bir başka türü olduğunu unutmamak temennisiyle selam ve sevgiler…