Türkiye'de sosyal güvenlik sistemi, Emeklilikte Yaşa Takılanlar (EYT) düzenlemesinin ardından yeni bir dönemece girmiş durumda. Prim gün sayısını doldurmasına rağmen yaş şartına takıldığı için emekli olamayan milyonlarca vatandaşın beklentisi, bu kez "Mini EYT" adı altında somutlaşıyor. Meclis gündemine taşınan ve sigorta başlangıcı 1999-2008 arasında bulunan kişileri hedefleyen bu teklif, özellikle 3600 gün gibi düşük bir primle, hatta kadınlar için 43 yaş, erkekler için 45 yaş gibi iddialı bir yaşta emekli olma imkanı sunmayı amaçlıyor. Bu bekleyiş, yüz binlerce ailenin geleceğe yönelik planlarını doğrudan etkiliyor.
Kapsam ve Kademeli Yaş Beklentisi: Kimler Faydalanacak?
Söz konusu düzenleme, temel olarak üç ana grubu odağına alıyor. Birinci ve en geniş grup, sigorta başlangıcı 8 Eylül 1999 tarihinden sonra olanlar. İkinci grup, özellikle prim gün sayısını tamamlamakta zorluk çeken Bağ-Kur'lu esnaf ve sanatkarlar. Son olarak, hizmet borçlanması yoluyla sigortalılık süresini geriye çekmek isteyenler de bu düzenlemenin olası etkilerini yakından izliyor. Çalışma hayatının stresini erken yaşta geride bırakmayı hedefleyen bu kesimler için 3600 gün üzerinden emeklilik, neredeyse bir kurtuluş reçetesi niteliği taşıyor.
Mevcut kanun teklifleri içerisinde dikkat çeken bir öneri, sigorta başlangıcı 9 Eylül 1999 ile 31 Aralık 2002 tarihleri arasında olan kadınların 43 yaşında, erkeklerin ise 45 yaşında emekli olabilmesi yönünde bir kademelendirme öngörüyor. Bu yaş şartları, prim günü ile sigortalılık süresinin belirli bir noktada birleşmesiyle mümkün hale gelecek. Bu teklif, eğer yasalaşırsa, milyonlarca kişinin beklediği erken emeklilik hayalini gerçeğe dönüştürme potansiyelini barındırıyor.
Bağ-Kur Prim İndirimi ve Emekli Maaşı İntibakı Gündemi
Mini EYT teklifinin yanı sıra, sosyal güvenlik sisteminin iki önemli sorununa çözüm getirecek adımlar da masada. İlk olarak, küçük esnaf ve Bağ-Kur sigortalıları için uygulanan yüksek prim gün sayısı şartının düşürülmesi hedefleniyor. Bu kapsamda, Bağ-Kur'luların emeklilik için gereken prim gün sayısının 9000 günden 7200 güne indirilmesi planlanıyor. Bu iyileştirme, özellikle kendi hesabına çalışan ve prim ödemekte güçlük çeken esnafın sisteme uyumunu kolaylaştıracak ve daha erken emekli olmalarını sağlayacak hayati bir adım olarak görülüyor.
İkinci olarak, emekli maaşlarındaki eşitsizlik sorununu gidermeyi amaçlayan intibak düzenlemesi de yine kamuoyunun beklentisi dahilinde. Özellikle 2000 yılı sonrası emekli olanların, aynı prim ve hizmet süresine sahip 2000 öncesi emeklilere göre daha düşük maaş almasıyla oluşan mağduriyetin giderilmesi amaçlanıyor. Bu intibak, bir zamdan ziyade, aylık hesaplama sistemindeki hakkaniyeti sağlayarak emekliler arasında eşitliği tesis edecek bir adım olarak değerlendiriliyor.
Ancak tüm bu heyecan verici beklentilere rağmen, bu düzenlemelerin Meclis'te ne zaman görüşüleceği ve kesin olarak ne zaman yasalaşacağı konusunda henüz resmi bir takvim belirlenmiş değil. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nın konuya ilişkin nihai kararı, milyonlarca çalışanın ve emeklinin geleceğini şekillendirecek. Bu süreçteki her yeni gelişme, kamuoyu tarafından anlık olarak takip edilmeye devam edecektir.





