Olay, 9 Haziran 2020 tarihinde Elazığ kent merkezi Rızaiye Mahallesi Şehit Astsubay Fatih Özmen Sokak'ta bulunan bir apartmanın 3'üncü katında meydana geldi. Ali Alkılınç (40), gece geç saatlerde boşanma aşamasında olan 3 çocuğunun annesi 34 yaşındaki eşi Aslıhan Alkılınç'ın kaldığı kayınvalidesinin evine geldi. Sözde konuşmak için eve giren Alkılınç burada yanında getirdiği iki bıçakla eşini boğazından kayınvalidesi Ş.B.'yi ise bacağının bıçakladı. O esnada yaşanan arbede sırasında Ali Alkılınç ise sırtından bıçaklanarak yaralandı. Cinayet zanlısı koca yaralı halde kaçtığı evin bir alt sokağında yere yığıldı.Olayın ardından yaralıların hepsi Fırat Üniversitesi Hastanesi'ne kaldırırken, şiddetli geçimsizlik nedeniyle boşanma aşamasında olan kocası tarafından bıçaklanan Aslıhan Alkılınç yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılmayarak hayatını kaybetti. Katil zanlısı koca Ali Alkılınç tutuklanarak cezaevine gönderilirken, öldürülen Aslıhan Kılınç'ın ise eski eşinden tehdit ve hakaret suçlarından dolayı 7 defa şikayetçi olduğu bu şikayetlerin 3'ne ise dava açıldığı ortaya çıktı. Ayrıca cinayetin Ali Alkılınç'ın eşinin şikayeti üzerine gözaltına alınıp ifadesi alındıktan 4 gün sonra işlendiği de öğrenildi.Aynı hastane ve aynı doktorlar şahıs ince önce deli sonra akıllı dediHalen tutuklu olarak cezaevinde olan Ali Alkılınç için yargılandığı cinayet davasına Elazığ Fethi Sekin Şehir Hastanesi tarafından 8 Mart 2021 tarihinde 'sanrısal bozukluk' teşhisi ile akıl sağlığının bozulduğu ve ceza verilmeyeceği ancak bu şahıs hakkında güvenlik tedbirine hükmolunur raporu verildi. Aynı hastane Alkılınç'ın, Afyonkarahisar 5. Asliye Ceza Mahkemesi'nde eski kayınbiraderi Cihan Ateş'e hakaret ettiği gerekçesi ile yargılandığı davaya ise 25 Mart 2021'de aynı doktorların imzası ile 'ceza-i ehliyeti tamdır' raporu vermesiyse akıllara durgunluk verdi.Acılı baba raporu gözyaşları içinde karşıladıKızını bıçaklayarak katleden eski damadının 'akıl sağlığı yerinde değildir' raporu ile yargılandığı davadan ceza almadan kurtulmaya çalıştığını kaydeden ve Afyonkarahisar'da yaşayan baba Hıdır Ateş ise hastanenin böyle bir rapor hazırlamasına mahkemenin ise Adli Tıp Kurumu olmamasına rağmen bu raporu kabul etmesine tepki gösterdi. Olayı gözyaşları içerisinde İhlas Haber Ajansı muhabirine anlatan baba Ateş, yaşadığı evlat acısı ve hasretinin gelen raporla adeta ikiye katlandığını dile getirdi."Adeta şahsın ceza almaması yönünde bir karara imza atılmaya çalışılıyor"Baba Ateş, kızının kanının yerde kalmaması için Adalet Bakanlığı'na seslenerek ve bu rapor karmaşasına bir çözüm bulunmasını isteyerek, "Kızımı katleden şahıs olayın üstünden 16 geçtikten sonra hastaneden 'ceza-i ehliyeti yoktur' diye bir rapor alıyor, hakim ve savcılarda bu raporu kabul ediyor. Adeta şahsın ceza almaması yönünde bir karara imza atılmaya çalışılıyor. Şahıs kızımı katletmeden 1 yıl önce boşanma davası açılmıştı ve mahkeme bitmek üzereydi, şahıs bunu kaldıramayıp evimize girdi ve kızımı katletti. Ben bir baba olarak kızımın kanının yerde kalmamasını ve adalet önünde hesap vermesini istiyorum" diye konuştu."Kızımı çok özlüyorum, toprak aldığını geri vermiyor"Yaşananlar karşısında çok zor durumda olduklarını belirterek gözyaşlarına boğulan acılı baba Hıdır Ateş, "Kızımı çok özlüyorum. Toprak aldığını geri vermiyor. Failinin gereken ceza neyse almasını istiyorum. Ben bu konuda Adalet Bakanlığı'na sesleniyorum ve şahsın ceza almasını istiyorum. Bir baba olarak kolay değil evlat acısı, Allah kimseye vermesin. Ceza-i ehliyeti yoktur raporu verip, sonra onu saldınız diyelim peki kızımın kanı ne olacak, yerde mi kalacak peki? Ben adalet istiyorum, başka bir şey istemiyorum" dedi."Hakaret işlediğinde akli dengesi yerinde, cinayet işlediğinde ise 'deli' olarak rapor verilmiş"Öldürülen kadının ağabeyi Cengizhan Ateş ise katil zanlısı için verilen rapor karşısında şok yaşadıklarını kaydederek, raporun çelişkili olduğunu savundu. Ateş, "Kız kardeşim katledildiği davanın iddianamesine baktığımda gerçekten büyük bir çöküntü yaşadım. Katil zanlısına akli dengesi yerinde olmadığına dair rapor verilmiş ve soruşturma bu rapor üzerinden yürütülmekte. Fakat benim kendisi ile alakalı cinayet olayından açılan bir mahkemem var. Benim mahkemem gönderilen raporda 'sağlamdır, akli dengesi yerindedir ve ceza-i ehliyeti vardır' deniliyor. Fakat cinayet davasında 'ceza-i ehliyeti yoktur' deniliyor. Bu raporlar aynı hastane ve aynı doktorlar tarafından veriliyor. Hiçbir akıl ve mantığa uymayan bu raporların kimler tarafından hazırlandığı merak konusu" diye konuştu.