Türkiye Yatırımcı İlişkileri Derneği (TÜYİD) tarafından yedincisi düzenlenen zirvede Maliye ve Hazine Bakanı Berat Albayrak flaş açıklamalarda bulunuyor. Bakan Albayrak, ticaret savaşlarının etkilerini azaltmak için attıkları adımlarla Türk Lirası'nın ağustos ayından bu yana yüzde 20 değer kazandığı belirtti. Bakan Albayrak, Yapısal tedbirlerle birlikte enflasyonun 2019'da yüzde 15.8, program sonunda ise yüzde 6'ya gerilmesi hedefini gerçekçi bulmaya devam ediyoruz" dedi. Bakan Albayrak'ın konuşmalarından satırbaşları: 1 milyar doların üzerinde ihracat yaptığımız ürün sayısı 2002'de 9'ken bugün 32 oldu. Ülke sayısı ise 8'den 38'e ulaştı. Bu dönüşümdeki politikalarımızın yanı sıra girişimcilerimizin çabalarının çok büyük önemi var. YÜZDE 20 DEĞER KAZANDI 2018 gelişmekte olan ülke ekonomileri açısından zor bir yıl oldu. Bir önceki döneme göre baskı artırıldı. Ticaret savaşları Emtia fiyatlarındaki oynaklığa sebep oldu. Tüm bu dalgalanmaların ekonomimize olan etkisini sınırlandırmak için gereken tüm tedbirleri güçlü bir koordinasyonla almaktan çekinmedik. Kararlılıkla attığımız bu adımlarla piyasalardaki dalgalanma yerini normalleşmeye bıraktı. Ağustostan bugüne TL dolar karşısında yüzde 20 değer kazandı, diğer para birimlerine kıyasla en çok değer kazanan para birimi oldu. EN POZİTİF AYRILAN ÜLKE OLDUK 5 yıllık devlet tahvili faizi 500 puan, 10 yıllıkta 1310 puan azaldı. En iyi pozitif ayrışan ülke olduk. Enflasyonla Topyekün Mücadele Programı için tüm firmalarımızdan yoğun destek aldık. Kasım enflasyonunda beklentilerimiz doğrultusunda katkı sağladığını ve olumlu gelişmeleri gördük. TÜFE 1,44, ÜFE 2,53 oranında kasımda düşüş kaydetti. TEDBİRLERLE ENFLASYON YÜZDE 6 DÜŞECEK Yurtiçi piyasalardaki normalleşmeyle TL'deki kazanç ve petrol fiyatlarındaki düşüşü de gördük. Üretici fiyatlarında ve tüketici fiyatlarındaki olumlu gelişmelerinde devamına şahit olacağız. Yapısal tedbirlerle beraber enflasyonun kademeli olarak azalıp 2019'da 15,8, program sonunda ise yüzde 6'ya gerilemesini gerçekçi görüyoruz. Koyduğumuz hedeflerin üzerine çıkacağız. YEP kapsamında 3. çeyrekte güçlü devam ettiğimizi görüyoruz. Son dönemde piyasalardaki gelişmeler, önümüzdeki dönemde büyümenin YEP'te öngördüğümüz gibi gideceğine işaret ediyor. İç ve dışta pek çok olumsuzluğun olduğu dönemde Türkiye ekonomisinin pozitif görünümüne devam etmesi, zamanında aldığımız kararların doğru olduğuna işarettir. CARİ AÇIK 30 MİLYARIN ALTINA İNECEK Haziranda cari işlemler ve dış ticaret dengesindeki güçlü olumlu işlemler de bunu gösteriyor. Cari işlemlerde kasım ve aralıktaki sinyaller güçlü hedefin devam edeceği ve ekim itibariyle 39,4 milyara inmiştir. Devam ederek 30'un altına ineceğiz. İthalattaki köpüğün azalması, ihracattaki artışla dengelenmeyi yaşayacak. En önemli noktalardan biri bu. DAHA YENİ BAŞLADIK Kasımda ticaret bakanlığımızın verilerine göre ihracatımız yıl sonu 170 milyar hedefini başarmış olacağız. Dış dengemizin oldukça hızlı bir şekilde iyileşmesini gösteriyor. 2018'de yaşanan tüm olumsuzluklara rağmen YEP'teki hedefleri yerine güçlü bir şekilde piyasadaki güveni yatırımcı ve ilişkilerle gerçekçi bir şekilde tek tek başarılmasıyla izleyeceğiz. 2019'a giriyoruz. Gevşemeden, rehavete kapılmadan, yüksek bir motivasyon ve azimle... Daha yeni başladık. BİR TAŞLA İKİ KUŞ VURACAĞIZ Önümüzdeki dönem lafta değil, sermaye piyasalarını güçlendirecek ürün ve kaynak çeşitliliği, finansal okur yazarlık ile her şeyi artıracağız. Yoğun mesai ile bu sektörü de son dönemdeki adımlarımızla daha da güçlendireceğiz. AR-GE kanunu ile yüksek katma değerli üretimi yenilikçi üretimle destekliyoruz.Kalkınma Bankası, Kalkınma ve Yatırım Bankası ile yasası geçti. Ankara'dan İstanbul'a taşıyarak çok daha etkin bir yapıya büründürüyoruz. Gençlerimize önem veriyoruz, daha da yatırım yapmaya devam edeceğiz. Gençlerimiz için genç istihdam ve girişimciliğini destekliyoruz. En büyük avantajımız gençler. Bir taşla iki kuş. Rahmetli Özal'ın bahsettiği orta direği ilk defa gerçekleştiren hükümet olduk. 29-30 yaş ortalaması Avrupa 40 yaş... Türkiye'de dinamik yapı var. Bunun yanında kadınlarımızı destekliyoruz. 15 yıl önce iş gücüne katılımları kadınlarımızın yüzde 15'lerden 30-40'lara çıktı. Dışa bağımlılığımızı azaltacak politika setlerimizi hayata geçirmeye başladık devam edeceğiz. AR-GE girişimcilik eko sistemi için öncelik vereceğiz. DEĞİŞİMİN ÖNCÜSÜ İŞ DÜNYASI Birinci önceliğimiz ekonomi. Çok daha etkin bir şekilde yönetileceğiz bir döneme giriyor. Gereken tüm adımları atmaya devam edeceğiz. Dünya ile rekabet edeceğimiz bir yapı için göz ardı etmememiz gereken değişimdir. Bizler de değişeceğiz, değişmemiz lazım. Yeni ekonomi yaklaşımımızda değişimin öncüsü iş dünyamız. İnsan kaynağı, öz kaynakların güçlendirilmesi, tüm bu uygulamalar ve stratejiler sizlerin kurumlarında çok daha etkin güncellenmesi gereken noktalar. Şirketler finansal dalgalanmalarda, kararlar almakta hatalar yapmıştır. Türkiye olarak bu krizlerden güçlenerek çıkıyorsak, tecrübelerle onları da dahil edeceğiz. ÇOK TOP ÇEVİRDİK, ŞİMDİ GOL ATACAĞIZ Ne gibi yeniliklere uyuyorlar, ne kadar zaman ayrılıyor. İhracat dönük uygulamalara dönüşüp ne kadar vakit ayırıyorsunuz. Değişim geçiriyoruz. Bu süreçlere ne kadar önem veriyorsunuz çok önemli. Değişim başlıklarında her birinize görev düşüyor. Her alanda en verimli çağdaş uygulamalarda öncü hale getirmek. Artık iyi top oynama dönemi değil gol atma dönemi, çok top çevirdik, şimdi gol atacağız.