Sürdürülebilir kalkınma programları çerçevesinde organik üretimi kurumsal politikaya dönüştüren Bayburt Üniversitesi, ürün gamını ve rekolteyi her geçen gün arttırıyor. Daha önce kurt üzümü (Goji Berry), fasulye, bal, yumurta, çilek ve onlarca çeşit meyvenin hasadının alındığı çalışmalar sonucunda tamamıyla organik olan ayçiçeği yağı üretildi. Uygulamalı Bilimler Fakültesi'nde görevli akademisyenler Dr. Öğr. Üyesi Volkan Gül ve Dr. Öğr. Üyesi Emre Tekçe tarafından deneme alanında, solucan gübresi kullanılarak ve tamamen doğal yöntemlerle yetiştirilen ayçiçekleri, Bursa'da üretim yapan asırlık tesiste organik işlemlerden geçerek yağ elde edildi. Organik Ayçiçeği Yağı hakkında konuşan Dr. Öğr. Üyesi Gül, üretimi yapılan yağlarda çoklu doymamış yağ asitleri oranının yüksek, doymuş yağ asitleri oranının ise düşük olduğunu söyledi. Gül, organik ürünün Omega 9 ve Omega 6 yağ asitlerinin yanı sıra A,D,E, ve K vitaminleri içermesi nedeniyle, beslenme değeri en yüksek olan bitkisel yağlardan biri sayıldığını ve kolesterol, kan dolaşımı, bağışıklık sistemini güçlendirici gibi birçok sağlık sorunlarında önemli etkiye sahip olduğunu sözlerine ekledi.Organik üretim çalışmaları kapsamında sıcak bölgelerde yetişen Maclura Pomifera (Yalancı Portakal) yetiştirmeye başlayacaklarını belirten Dr. Öğr. Üyesi Tekçe ise, Alzheimer, kanser ve eklem hastalıklarının tedavisinde kullanılan uçucu yağ asidi içeren meyveyi yetiştirerek deneysel çalışmalara katkı sunacaklarını belirtti. Çalışmalarının ulusal çaptaki saygın kongrelerde sunulduğunu ve alanda ileri gelen akademisyenlerin ilgisini çektiğini aktaran Tekçe, organik tarımı birçok disiplinle birlikte düşündüklerini ve Bayburt'un zengin toprak verimini kullanarak yeni çeşitler deneyeceklerini söyledi.Organik Ayçiçeği Hasadı ve Yalancı Portakal bitkisiyle birlikte Rektör Prof. Dr. Selçuk Coşkun'u ziyaret eden akademisyenler, ürünleri tanıtarak çalışmaları hakkında bilgiler verdi. Organik tarımı önemsediklerinin altını çizen Coşkun, sanayi şartları sınırlı olan Bayburt'un tarımsal alanda kalkınmak için elverişli toprak ve iklim yapısına sahip olduğunu, üniversite olarak bu durumu fırsata çevirmeyi amaçladıklarını file getirdi. Coşkun, akademisyenlere teşekkür ederek yeni çalışmalar hususunda destekçi olacaklarını ifade etti.