Hayatımızda birçok olayda neden ve sonuç ilişkisi geçerlidir. Bu anlamda yaptığımız her hareketin aslında doğuracağı bir sonuç vardır. Yine hayatta gözlem yaptığımız zaman ise bazen olayların iç veya derin yüzünü kaçırırız. Olayların arkasında yatan nedenleri bilmeden hunharca eleştiririz. Fakat işin arka yüzünde yani buz dağının alt kısmında yatan nedenler olabilir. İşte buzdağından anlatılmak istenen olay da tam olarak budur.
Buzdağının Görünen Yüzü ve Görünmeyen Yüzü
Bir buzdağının iki tarafı olduğunu söylemek gerekir. Bu anlamda buzdağının bir görünen yüzü yani suyun üstünde kalan tarafı birde görünmeyen yani suyun altında kalan tarafı vardır. Olayları ve yaşadığımız durumları ele alırken buna muhakkak dikkat etmeliyiz. Olayları yalnızca göründüğü gibi değil veya çevremizin bize aktardığı gibi değil, kendi mantığımızı ve aklımızı kullanarak yorumlamalıyız.
Bugün basında veya yayın da çıkan birçok haber yanıltıcı olabiliyor. Bizlerin belirli bir noktaya odaklanması sağlanabiliyor. İşte buzdağının görünmeyen kısmını ise birçok defa kaçırıyoruz ve olayları sadece yüzeysel ele alıyoruz.
Buzdağının Görünmeyen Yüzü Çok Farklı Olabilir
Yaşadığımız olaylarda buzdağının görünmeyen yüzü olduğunu da daima olasılıklar arasına katmak gerekir. Buzdağının görünen yüzü cümlesi veya kelime kalıbı bu anlamda oldukça büyük bir öneme sahiptir.
Kısaca bu kelimeden anlatılan dışarıdan farklı gibi görünen olayların iç yüzeyinde farklı şeyler yaşanmış olabilir. Bu nedenle eleştiri yapmadan önce buz dağının görünmeyen yüzünü de açığa çıkarmak gerekir.
