''Neden tam anlamıyla mutlu olamıyoruz?'' Depresyona kapı aralatan bu soruyu, dönem dönem tekrarladığımız olmuştur. Çocuklar, gençler, yaşlılar en zengin insan ya da en fakir insan, tüm insanlar tek bir amaç üzerine yaşıyor daha mutlu olabilmek. Herkes, istisnasız daha mutlu olmak istiyor, mutlu olmak için kendince çaba gösteriyor ve ona ulaşmak için yöntemler buluyor. Ancak yine de insanların büyük kısmı kendini yeterince mutlu hissedemiyor. Bu durumda soru tekrarlanıyor ve bir cevap bulma sürecine geçiliyor ya da mutluluk adına her soru unutuluyor. Bu durum kişiyi hayatın içinde yürümesini engelleyerek sürüklenmesine sebep oluyor. Sürüklenmemek için unutulmaması gereken en önemli nokta; Soruyu sormadan cevabı asla bulamazsınız!
Herkesin üzerinde hemfikir olabileceği bir mutluluk tanımı yoktur. Bunun en büyük sebebi; her insanın farklı bir dünya oluşudur. Hayattaki en büyük yanılgı ise, mutluluğu yalnızca hazlarımızda arayarak, acılardan kaçınmaktır. Bu kadar karmaşık hale gelmiş bir yaşam içerisinde insanın sadece hazzı arayıp, acıdan kaçınarak mutlu olmasını beklemek pek mümkün değildir. Unutulmamalıdır ki her acı içerisinde bir deneyim gizlidir.
Yaşadığınız sürece asla sonu gelmeyecek isteklerinizin içinde boğulmamak için kabul etmeniz ve tanımanız gereken bir kendiniz var. Bunun için öncelikle gereksinimlerinizi sezebilmelisiniz. Bu gereksinimlere uygun yanıtlar verebilmelisiniz. Hayata ve hayatın sunduklarına esnek bir yaklaşım içinde olmalısınız. Davranışlarınızı belirli bir süreklilik ve kararlılık içinde yönetebilmelisiniz. Hayatınıza, kararlarınıza, kişiliğinize, bakış açınıza ters gelen durumlara karşı çıkmadan önce her zaman bulunduğunuz durumu anlamlandırmaya çalışmalısınız. Anlamlandırma sürecinizde vereceğiniz kararlar, mutlu olmanızı etkileyecek en büyük etkenlerden biridir. Ancak, hayattaki en zor şeylerden biri karar vermek değil, bu kararı uygulamaktır. Karar verilen konuları hayata geçirmek, kendinize olan güveninizi artıracaktır. Bunun için öncelikle, ruhen, fikren ve bedenen özgür olmak gerekmektedir. İstemediğimiz işleri yapmak, sevmediğimiz veya inanmadığımız bir amaç uğruna çalışmak her zaman sizin için kronik mutsuzluk kaynaklarıdır.
Mutluluk için maalesef size sunulacak tek cümlelik mucizevi bir formül vermek mümkün değildir. Her birey yalnızca kendisinin mucizesidir. Aynayı yalnızca kendinize şekil vermek için kullanmayınız. Aynadaki yansımanızda kendinize soracağınız sorular ve vereceğiniz cevaplarda mimiklerinize dikkat ediniz. Neden mutlu olamadığınızın cevabı yalnızca bu yansıma içerisindedir.