Covid-19 aşıları, pandemiye karşı en etkili savunmalardan biri olarak hayatımızda yerini aldı. Ancak aşı uygulamalarının ardından bazı kadınlar adet döngülerinde değişiklikler gözlemlediklerini dile getiriyor. Peki bu durum ne kadar normal? Elazığ Fırat Üniversitesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Remzi Atılgan, konuyla ilgili önemli açıklamalarda bulundu.
Adet Döngüsünde Uzama Gözlemlendi
Prof. Dr. Atılgan, Covid-19 aşısı sonrası bazı kadınlarda adet döngüsünde yaklaşık bir günlük uzama görüldüğünü belirtti. Ancak bu durumun kesin sonuçları ortaya koymak için daha kapsamlı bilimsel araştırmalara ihtiyaç duyulduğunu vurguladı. Kadınların adet düzenindeki değişiklikleri gözlemlemeleri ve gerektiğinde uzmanlara başvurmaları önem taşıyor.
Adet Döngüsü ve Anormal Kanamalar Nedir?
Adet döngüsü, bir adet kanamasının başladığı ilk günden bir sonraki adet kanamasının başladığı güne kadar geçen süredir ve genellikle 24 ila 38 gün arasında değişir. Bu aralıkların dışındaki durumlar adet düzensizliği olarak kabul edilir. Örneğin 24 günden kısa olan döngüler sık adet, 38 günden uzun olanlar ise seyrek adet olarak adlandırılır.
Prof. Dr. Atılgan’a göre, anormal uterin kanamalar adet dışında veya normalden uzun süren kanamalar şeklinde ortaya çıkabilir. Bunlar, şiddetli kanama, düzensiz lekelenmeler, adet döngüsünde uzunluk değişiklikleri ve adet ortası kanamalar olabilir. Kanamanın 8 günden uzun sürmesi genellikle anormal sayılır.
Adet Kanaması Bozukluklarının Sebepleri Nelerdir?
Adet düzensizliklerinin birçok nedeni olabilir. Rahim içi polipler, myomlar, adenomyozis, endometriyal hiperplazi, hatta rahim kanseri gibi rahim kaynaklı sorunlar sık karşılaşılan nedenler arasında. Ayrıca pıhtılaşma bozuklukları, yumurtlama problemleri, bazı ilaçlar ya da cerrahi müdahaleler de adet düzenini etkileyebilir.
Menopoz öncesi poliplerin kanser riski genellikle düşük olsa da, her anormal kanama mutlaka ciddiyetle değerlendirilmelidir. Tanı için kan testleri, ultrasonografi, rahim içi biyopsisi ve histeroskopi gibi yöntemler kullanılır. Polip ya da myom tespit edilirse cerrahi yöntemlerle alınarak patolojiye gönderilir ve buna göre tedavi planlanır.