Günümüz dijital çağında yapay zekâ ve veri bilimi, sadece teknoloji sektörünün değil, sağlık finans, eğitim, ulaşım ve kamu yönetimi gibi birçok alanı köklü bir şekilde dönüştürmektedir. Bu makalede yapay zekânın temel prensipleri ve veri biliminin bu sürece nasıl yön verdiğini ele alacağız. Ayrıca bu iki alanın birlikte çalıştığı zaman ortaya ne gibi potansiyeller çıkarabileceğini gözler önüne sereceğiz...
Yapay zekâ Nedir?
Son zamanlarda yapay zekâ ve veri bilimi kavramlarını sıklıkla duyar olduk. Chat GPT, Netflix'in önerdiği diziler, İnstagramdaki algoritmalar ve hatta akıllı robotlar ve buzdolapları. Tüm bunların arkasında aslında iki kavram var. Peki nedir bu yapay zekâ ve veri bilimi ? Yapay zekâ makinelerin yani bilgisayar, telefon veya robotların insan gibi düşünebilmesi, karar verebilmesi ve öğrenebilmesi anlamına geliyor. Aslında bu akıllı sistemler demenin bir diğer yöntemi...
Yapay Zekâya Örnekler Verebilir Misin?
Yapay zekâya verilebilecek en güzel örneklerden birisi Siridir. Siriye bugün hava nasıl dediğinde sizlere normal bir insan gibi cevaplar veriyor. İşte bunun altında yapay zekâ ve kodlar yer alıyor. Google ne yazmak istediğini tahmin ediyorsa yine yapay zekânın devrede olduğunu söyleyebiliriz. Netflix sana tam olarak ne istediğini gösteren bir film karşına çıkarıyorsa da o Hâlde yapay zekâ devrededir. Veri bilimi ise elimizdeki büyük miktar verilerden anlam çıkarmak, tahminlerde bulunmak görevlerini üstlenir. Bu iki bölüm gelecekte oldukça fazla tercih edileceğe benziyor.