SAĞLIK

Kimsenin Konuşmak İstemediği Tehlike: Hemoroid Sessizce Hayatınızı Ele Geçirebilir!

Uzmanlar uyarıyor! Günlük alışkanlıklarımız farkında olmadan hemoroide davetiye çıkarıyor. Peki, bu rahatsızlıktan korunmanın ve tedavi etmenin yolları neler?

Kimsenin Konuşmak İstemediği Tehlike: Hemoroid Sessizce Hayatınızı Ele Geçirebilir!
Abone Ol

Gizli Tehlike: Hemoroid Gerçekte Ne Anlama Geliyor?

Basur ya da halk arasında bilinen adıyla mayasıl, çoğu zaman sessizce ilerleyen, yaşam kalitesini ciddi biçimde düşürebilen bir sağlık sorunu. Atılım Üniversitesi Öğretim Üyesi ve Genel Cerrahi Uzmanı Doç. Dr. Muharrem Öztaş, hemoroidin genel cerrahi pratiğinde en sık karşılaşılan hastalıklardan biri olduğunu belirtiyor. Öztaş, bu rahatsızlığın iş gücü kaybı ve konfor kaybına yol açabileceğini vurguluyor.

Türk Kolon ve Rektum Cerrahisi Derneği Başkanı Prof. Dr. Feza Yarbuğ Karakayalı ise “Hemoroid aslında hepimizde bulunan, anal kanal içinde yer alan damar ve bağ dokusundan oluşan bir yapıdır. 'Hemoroidim var' demek yanlış, doğrusu 'hemoroidal hastalığım var' demektir” ifadeleriyle konuyu teknik açıdan açıklıyor.

Belirti Vermeye Başladığında…

Doç. Dr. Öztaş, bu yapının zamanla sarkması ve genişlemesiyle kaşıntı, ağrı ve kanama gibi belirtilerin ortaya çıktığını, bu evrede artık hemoroidal hastalık olarak tanımlandığını belirtiyor.

Yaygınlığı Tahmin Edilenden Fazla

Hemoroidin toplumda sık rastlanan bir rahatsızlık olduğu düşünülse de bu konuda net istatistiksel veriler bulunmuyor. Dr. Öztaş, klinik vakaların büyük bölümünü hemoroid gibi sorunların oluşturduğunu söylüyor. Prof. Dr. Karakayalı ise gençlerde bu rahatsızlığa daha sık rastladıklarını, bunun sedanter yaşam ve kötü beslenme alışkanlıklarından kaynaklandığını belirtiyor.

Gençler de Risk Altında

“Kişisel gözlemlerime göre artık daha genç hastalarda hemoroidal şikayetlerle karşılaşıyoruz” diyen Öztaş, yaş ortalamasının giderek düştüğünü dile getiriyor. Bu durumun, modern yaşam tarzının doğal bir sonucu olduğuna dikkat çekiliyor.

Hemoroidden Korunmak Mümkün mü?

Uzmanlara göre bu hastalıktan korunmanın en etkili yolu, kabızlığı engellemek. Doç. Dr. Öztaş, tuvalete zorlanmadan çıkmanın önemine dikkat çekiyor ve kabızlığı önlemek için lifli gıdalar, bol su tüketimi ve hareketli bir yaşam öneriyor.

Prof. Dr. Karakayalı ise tuvalet alışkanlıklarının önemine değinerek, “Uzun süre tuvalette kalmak, geldiği halde tuvaleti ertelemek, tuvalette telefonla vakit geçirmek gibi davranışlar hemoroid riskini artırır” diyor.

Gebelik gibi geçici durumların da karın içi basıncı artırarak hemoroidal rahatsızlıklara neden olabileceğini belirten Öztaş, bu durumun doğum sonrası genellikle düzeldiğini ifade ediyor.

Hastalığın Tedavi Süreci Nasıl İşliyor?

Halk arasında yaygın olan “Hemoroid ameliyatla tedavi edilir” düşüncesi aslında yanlıştır. Doç. Dr. Öztaş, ameliyatın son çare olduğunu ve öncelikle yaşam tarzının değiştirilmesi gerektiğini vurguluyor. Kabızlığın giderilmesi, lifli gıdalarla beslenme, bol sıvı ve hareket tedavinin temelini oluşturuyor.

“En büyük şikayetler ağrı, kanama ve kaşıntı. Bu belirtilerin giderilmesi için önce altta yatan nedenlerin çözülmesi gerekiyor” diyor Öztaş.

Bitkisel Ürünlere Dikkat!

Çeşitli doğal tedavi yöntemlerinin pazarlanması yaygın olsa da, uzmanlar bu ürünlerin kullanılmasını önermiyor. Prof. Dr. Karakayalı, “Hastalığın tipine göre profesyonel tedavi uygulanmalı. Aktarlardan alınan yağlar ya da bilinmeyen bitkisel ürünler makat bölgesinde fayda sağlamaz, aksine zarar verebilir” uyarısında bulunuyor.

Dr. Öztaş da “İlaçla veya gerektiğinde cerrahi müdahaleyle tedavi mümkündür. Bu nedenle başka alternatif arayışlarına gerek yok” diyor.

Kanama Göz Ardı Edilmemeli

Rektal kanama, hemoroidin en çok dikkat çeken belirtisi olsa da, tek başına değerlendirilmemeli. Prof. Dr. Karakayalı, “Hemoroid sanıp geçmek çok tehlikeli olabilir. Kolon ve rektal kanserlerin %15’i artık 50 yaş altı bireylerde görülüyor. 20’li, 30’lu yaşlarda bu kanserlere rastlamak artık nadir değil. Kanama varsa mutlaka doktora başvurulmalı” şeklinde konuşuyor.

Doç. Dr. Öztaş ise “Kanama gören kişiler, kanser şüphesi nedeniyle kaygılanabiliyor. Gerekirse kolonoskopi yapılabilir. Özellikle 45 yaşından sonra tarama amaçlı kolonoskopi yapılması zaten öneriliyor” ifadelerini kullanıyor.

Samsun Fındık Fiyatları Samsun RSS