Kıl dönmesinin oluşumunu anlatan FBM Estetik Tıp Merkezi Plastik Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahı Opr. Dr. Fatih Söylemez, 'Normalde kıl yapısı deri içindeki kıl kökünden kaynaklanır, sağlıklı bir şekilde uzayarak deri dışına doğru ilerler ve dışardan gördüğümüz kıl görünümü oluşur. Bu kıl yapısı uzarken çeşitli nedenlerle, kıl ucunun deri dışına çıkamadan, derinin içinde uzamaya devam ederek, deriyi tahriş etmesi ile kıl dönmesi sorunu oluşur. Bu durumda deri içinde önce bir ödem ve hassasiyet oluşur, sonra üzerine enfeksiyonun da ilave olması ile apseli, akıntı, kokulu, ağrılı şekilde kıl dönmesi tablosu gelişir. Kıl dönmesi sorunu en çok kuyruk sokumu bölgesinde, iki kalça arasında görülürken, kasık bölgesi, koltuk altı, sakal bölgesi ve ensede de görülebilir' dedi.
Kıl dönmesini ortaya çıkaran nedenlerden bahseden Op. Dr. Söylemez, 'Kıl dönmesinin bazı kişilerde neden ısrarla tekrar ettiği tam olarak bilinmemesine rağmen bazı hazırlayıcı faktörlerin rol oynadığı düşünülmektedir. Bu hazırlayıcı faktörler; hastanın çok kıllı yapıya sahip olması, sıcakta uzun süreli oturma durumu (kuyruk sokumu bölgesinin uzun süre terli ve havasız kalması), obezite (kilo nedeniyle kuyruk sokumu bölgesinin havasız kalması), çok terleyen bünyeye sahip olması, kişisel hijyenin bozulması (duş -banyo yapmanın azalması) ile kıllı bölgenin yeterince temizlenememesi, kıllı bölgeye uygulanan kıl temizleme yöntemlerinin (jilet, kıl yolma, ağda) deriyi tahriş etmesi, ailesel yatkınlık durumu gibi durumlardır' diye konuştu.

Kıl dönmesi en çok kimlerde görülür?
Kıl dönmesinin erkeklerde kadınlara göre daha sık görüldüğünü dile getiren Op. Dr. Söylemez, '20-30 yaş aralığında daha sık görülür. Ayrıca kıl dönmesi devamlı sıcakta oturarak iş gören mesleklerde (şoför, bilgisayar yazılımcıları), kilolu hastalarda daha sık görülür. Kıl dönmesi için ailesel yatkınlıktan da bahsedilebileceği için ailede bu sorun görülenlerde, ısrarcı kıl dönmeleri görülebilir. Apse oluşturan kıl dönmesi küçük cerrahi müdahale ile tedavi edilebilir. Israrcı, tekrarlayan kıl dönmelerinde daha büyük cerrahi tedaviler de gerekebilir. İlerlememiş olgularda birkaç seans fenol ile tedavi de uygulanabilir. Kıl dönmesinden oluşmadan korunmak yada daha başlangıç aşamasında kronikleşmeden kurtulmak için öncelikle hazırlayıcı faktörlerle mücadele etmek gerekir. Kişi kilolu ise kilo vermesi sağlanmalı, çok terleyen kişi ise bölgenin havalanması sağlanmalı, sık çamaşır değiştirme ile nemli kalması engellenmeli, iç çamaşırların tahriş yapmayan nemi azaltan pamuklu ürünler olması sağlanmalı (sentetik dantelli çamaşırlardan kaçınılmalı), iç çamaşırların deterjansız sabunla yıkanması sağlanmalı (deterjan artıklarının allerji yapmasını engellemek için), bölge derisinin tahriş olmaması için kıl temizliğinde jilet-ağda-kıl yolma yöntemlerinin bırakılması önerilir. Bölgenin çok kıllı olması da önemli bir hazırlayıcı etken olması nedeniyle kıl miktarını azaltmak için epilasyon tavsiye edilir. Ancak epilasyon sırasında cildi tahriş etmeyen yöntemler kullanılmalıdır' şeklinde konuştu.
Lazer epilasyonun kıl dönmesi üzerindeki etkisine de değinen Op. Dr. Fatih Söylemez, 'Kıl dönmesi tekrarlama ihtimali yüksek bir sorun olduğu için, hastalığın alevli dönemi geçtikten sonra, yapılacak kalıcı epilasyon yöntemleri (lazer epilasyon, iğne epilasyon), tekrarlama riskini ciddi derecede düşürmektedir. Lazer epilasyon uygulaması sonrasında, hasta kıl sorunundan kurtulduğu için, hem kişisel temizliğini daha iyi yapmakta, hem de kıl dönmesinin tekrarlama riskini büyük ölçüde ortadan kaldırmaktadır. Lazer epilasyon işlemi özellikli bir işlem olduğundan mutlaka doktor kontrolü altında uygulanmalıdır' dedi.