Turizmin Kalbi Muğla’da Plajlara Erişim Tartışması
Türkiye’nin en çok mavi bayraklı plaja sahip illerinden biri olan Muğla’da halka açık plaj sayısının oldukça sınırlı olduğu ortaya çıktı. Türkiye Çevre Eğitim Vakfı (TÜRÇEV) verilerine göre, 2024 yılı itibarıyla Muğla’daki 110 mavi bayraklı plajdan sadece 27’si halka açık, geri kalan 83 plaj ise otel, site ve özel işletmelere ait.
Mavi Bayrak Halkın Değil, Otelin Oldu
Mavi bayrak, temiz deniz suyu, güvenlik, çevre yönetimi ve eğitim kriterleri açısından dünyanın en prestijli çevre ödüllerinden biri olarak kabul ediliyor. Ancak bu unvana sahip plajların büyük kısmının halkın erişimine kapalı olması, çevrecilerin ve vatandaşların tepkisine neden oluyor.
Muğla halkı ve yerel sivil toplum kuruluşları, bu durumun kıyıların kamusal kullanımına aykırı olduğunu belirterek “Denizler halkındır, ayrıcalıklı kullanılamaz” çağrısında bulunuyor.
Kıyı Kanunu Hatırlatıldı
Uzmanlar, Türkiye’de yürürlükte olan Kıyı Kanunu’na göre deniz, kıyı ve sahil şeritlerinin herkesin eşit kullanımına açık olması gerektiğini vurguluyor. Ancak otellere ait mavi bayraklı plajlara girişin çoğunlukla ücretli olması ya da konaklama şartı aranması, yasalara rağmen halkın dışlandığını gösteriyor.
Tepkiler ve Çağrılar Artıyor
Muğla’daki sivil toplum kuruluşları ve çevre aktivistleri, yetkililere seslenerek:
“Mavi bayrak bir ayrıcalık değil, sorumluluktur. Bu plajlar halkın vergileriyle temizleniyor, denetleniyor. Herkesin eşit erişimi sağlanmalı.”
ifadeleriyle çağrı yaptı.
Turizm mi, Kamusal Hak mı?
Muğla'daki bu tablo, Türkiye genelinde de turizm yatırımları ile kamusal alanların çatışmasını yeniden gündeme getirdi. Plajların “özelleşmesi” tartışması, önümüzdeki yaz sezonunda da hem çevresel hem de hukuki boyutlarıyla tartışılacak gibi görünüyor.
