Kayseri'de Hacı-Fatma Taş çiftinin ilk evlatları olarak dünyaya gelen 29 yaşındaki Üzeyir Taş'a, çocukken bir akrabası oyuncak org aldı. Org ile sürekli zaman geçiren Taş, kendi kendine müzik çalmaya başladı. Daha sonra ailesinin daha büyük bir org aldığı Taş, bütün zamanını orguna harcadı. Bugünlerde 100'ün üzerinde müzik çalan ve söyleyen Üzeyir Taş, 3 çocuğuyla da sürekli zaman geçiriyor.Orgla tanışma hikayesini anlatan Taş, 'Ben çocukken annem bana doğum günü yapmıştı. Bir akrabamız da doğum günümde bana oyuncak bir org getirmişti. Ben org çalarak müzikleri çıkarmaya çalıştım. Ardından babam küçük bir org aldı. Onda da müzikleri çıkarınca daha büyük bir org aldılar. Org çalarken çok keyif alıyorum. Gün içinde de evde org çalıyorum, babamın yanında ona yardım ediyorum. İşsizim, devlet büyüklerimizden iş istiyorum' ifadelerini kullandı.Anne Fatma Taş da, orgun Üzeyir'in yol arkadaşı olduğunu söyleyerek, 'Üzeyir'in küçüklükten beri yeteneği vardı. Sobanın üzerinde darbuka çalmaya, türkülerle melodi yapmaya başlamıştı. Akrabamızın doğum gününde getirdiği orgun üzerinde müziklerin melodilerini çıkarmaya başladı. Babası küçük bir org aldı. Yavaş yavaş müzikleri çalmaya başladı. Çok duygulandık, bir yandan da sevindik. Sonra daha büyük bir org aldık, profesyonel bir şekilde org çalmaya başladı. Bütün müzikleri çalıyor. Oğlumla gurur duyuyorum. Gün içinde de sürekli org çalıyor. Çocuklarıyla, babasıyla oynarlar. Org, Üzeyir'in yol arkadaşı oldu. Duygulandığı zaman türkü söyler, neşelendiği zaman oyun havası çalar. Bazen komşularımız gelir, onlara oyun havaları çalar. Hayatı hep org oldu' şeklinde konuştu.