Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) uyandı.

Lisans almadan yayın yapan 100'ün üzerinde televizyon bulunduğunu belirledi.

Tümünü de kapatma kararı aldı.

Doğrusu bu.

Benim dikkatimi çeken.

Hatta hayretler içerisinde bırakan.

100 kanalın da uydu ortamında izinsiz yayın yapması.

Olacak şey mi?

Lisansları bulunup-bulunmadıkları hiç mi sorulmadı?

Doğrusu gerek duyulmamıştır!

Uydu yönetimi, 'para gelsin de ne olursa olsun' mantığı ile hareket etmiştir.

RTÜK de bugüne dek göz yummuştur.

Ne zaman ki, bu lisanssız TV'ler sıkıntı yaratmaya başladı.

Önce aba altından sopa gösterildi.

Ardından kapatma tehdidi yapıldı.

Kapatılır mı?

Kapatılmalıdır.

Eğer kapatılmazsa RTÜK suç işlemiş olur.

Çünkü, bu yasal olmayan durumun farkına vardığını açıkladı.

İzah edemezler.

Her neyse; biz çok ilginciz.

Önce bildiğimizi okuruz.

Sonra o bildiğimize yasa ararız.

Uzun süreler sonrası yasaya uydururuz.

Canına da okuruz.

Radyolarda aynı sıkıntı vardı.

Televizyonlarda da.

Sonunda RTÜK kuruldu.

Televizyonları kontrol altında tutuyor.

Hatta cezalar yağdırıyor.

Cezalarla bir yere vardıkları da yok.

Zira televizyonların bütçeleri, RTÜK cezaları payı ağırlıklı.

Şimdi başımızda büyük bir sıkıntı var.

İnternet Medyası.

Her önüne gelen bir site açıyor.

Maliyeti sıfır.

Hizmeti sıfır.

Ama vermeye çalıştığı gözdağı büyük.

Yayıncılıktan haberi olmayanların bu siteleri büyük sıkıntı.

Bir an önce yasası çıkmalı.

Sözde yayın rezaletine son verilmeli.

Zira gecikme mesleğimizi katlediyor.