Geçmiş yıllardan farklı olarak kapılarını bu yıl yurt dışındaki üniversitelerin mimarlık fakülteleri öğrencilerine de açan çalıştay; Kosova, Arnavutluk, Makedonya ve Bosna Hersek başta olmak üzere Avrupa ve Balkan ülkelerinden önemli sayıda katılımcıyı ve Türkiye'nin dört bir yanından gelen mimarlık öğrencilerini, 'açık hava amfisi' Edirne'de buluşturdu.Bu yıl üçüncüsü organize edilen Kültür Mirası Çalıştayı'nın teması 'Kent İçinde Anıt' olarak belirlendi. Atölye çalışmalarına 18'i Avrupa ve Balkan ülkelerinden olmak üzere toplam 40 mimar adayı katıldı. Edirne'nin kültür mirası içerisinde önemli bir yere sahip olan anıtsal yapıların çevreleriyle ve kentle ilişkilerinin yeniden yorumlanarak geçmiş ve günümüz bağlamında ele alındığı çalıştay kapsamında Dünya Mirası Selimiye Camii ve Çevresi, Ali Paşa Çarşısı ve Saraçlar Caddesi, Eski Camii, Tarihi Rüstem Paşa Kervansarayı ve Bedesten Bölgesi, Şah Melek Camii, Gazi Mihal Camii, Köprüsü ve Hamam Kalıntısı, Üç Şerefeli Camii, Makedonya Kulesi ve Sokullu Hamamı ile birlikte Dünya Mirası Geçici Listesi'nde bulunan Sultan 2. Bayezid Külliyesi ve çevresi, çalışma alanları olarak belirlendi.Öğrencilerin belirlenen alanlarda araştırma ve incelemeler yaparak projeler üreteceği çalıştayın ilk gününde, alanında uzman kişiler tarafından gerçekleştirilen sunumlarla Edirne'nin anıtsal kültür mirası ve çalışma alanlarına ilişkin tarihi ve güncel bilgiler paylaşıldı.İstanbul Rölöve ve Anıtlar Müdürü Dr. Olcay Aldemir'in, Müdür Yardımcısı Hasan Karakaya ile Öğr. Gör. Mahmud Zeynel Abidin'in ve Trakya Üniversitesinden Öğr. Gör. Yaşagül Ekinci Danışan'ın kültürel mirasa yönelik katkılarıyla başlayan çalıştayda, belirlenen çalışma alanlarına geziler düzenlenerek atölye yürütücüleri önderliğinde çalışma grupları oluşturuldu. Atölye çalışmalarıyla geleceğin mimarları tarafından ortaya çıkarılacak proje ve ürünler, Trakya Üniversitesi Mimarlık Fakültesi binasında açılacak sergi ile katılımcılar ve ziyaretçilerle buluşacak.Trakya Üniversitesi Mimarlık Fakültesi'nin bu yıl ilk kez uluslararası olarak düzenlediği Kültür Mirası Çalıştayı başvuruları da rekor düzeye ulaştı. Geçtiğimiz yıl 150 başvurunun gözlendiği çalıştayın, kapılarını yurt dışına da açmasıyla başvuru yapanların sayısı 250'ye yükseldi. 22 farklı üniversiteden yapılan yaklaşık 250 başvurudan, belirlenen kriterler doğrultusunda seçilen 40 öğrenci çalıştaya katılmaya hak kazandı. Program dahilinde öğrencilere, teorik sunum ve teknik gezilerle Edirne, Edirne'de yer alan mimari yapılar ve kültür mirası tanıtıldı. Başvuru ve katılımın ücretsiz olduğu çalıştay, 13 Eylül 2019 tarihinde düzenlenecek sergi ve katılımcılara sertifika verilmesiyle son bulacak.Türkiye'nin ve Avrupa'nın dört bir yanındaki üniversitelerden gelen öğrencilerin eşsiz bir deneyimle buluşacağı çalıştayın açılışında konuşan Trakya Üniversitesi Mimarlık Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Hamide Burcu Özgüven, kültürel mirasın yalnızca geçmişe değil geleceğe de ışık tutan önemli bir kaynak olduğunu belirterek, 'Geleceğin mimarları yetişirken tarihlerini, tarihsel zenginliklerini, kültürel miraslarını tanımalı, özümsemeli ve sahip çıkmalıdır. Tarihsel süreçler kentin hafızasını oluştururken aynı zamanda kentte yaşayanlar da kentin kimliği ve kültürünün birer ürünüdür. Ona dokunmadan ve tarihsel önemini anlamadan kentin kimliğini korumak, ona katkıda bulunmak mümkün değildir. Edirne açık hava amfisi ile mimarlarımızı yetiştirirken korumacı bir anlayış ve bilinç de oluşturarak kentin kültürü ve tarihini gündemde tutmayı ve ona katkı sunmayı hedefliyoruz' dedi.Trakya Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Erhan Tabakoğlu ise projenin ilk tohumlarının üç yıl önce, dönemin Edirne Valisi Günay Özdemir'in fikir ve destekleriyle atıldığını belirterek, gelinen noktada büyük bir zenginliğe ve başarıya ulaştıklarını ifade etti.Bir kıvılcım olarak başlayan projenin zaman içerisinde olgunlaşarak bir aleve dönüştüğünü, alanının ve kapsamının genişleyerek uzak coğrafyaları da etkilediğini ifade eden Rektör Tabakoğlu, 'Sahip olduğumuz bu güzel fakültede, öğrencilerimizi ağırlamak ve onlara eğitim olanağı sağlamaktan ötürü gururluyuz. Günümüze ulaşan her tarihi yapıt, ait olduğu medeniyetin damgasını taşıyor. Edirne, Osmanlı kültür ve medeniyetinin birçok yönüyle yaşandığı bir kent; mimarlar için biçilmiş bir kaftan ve bulunmaz bir eğitim yuvası. Osmanlı'nın ilk eserleri ile en muhteşem eserlerinin birbiriyle buluştuğu; köprüleri, kervansarayları, camileri, hamamları ve bedesteniyle farklı pek çok mimari eseri bir arada barındıran bilge bir öğretmen, usta bir öğretici. Trakya Üniversitesi Mimarlık Fakültesi, Edirne Açık Hava Amfisi'nde geleceğin mimarlarını yetiştiriyor. Üniversiteler, topluma bilimsel ve akademik katkıların ötesinde, sosyal ve kültürel katkılar da sağlamalı. Bu vesileyle, 1361'den bu yana süregelen Osmanlı tarihinin korunması ve yaşatılması, bu sayede kültürel mirasa verilen değerin sürdürülebilir kılınması için toplumsal farkındalık yaratan bu tür projelerin geliştirilmesini ve yaşatılmasını önemli buluyoruz. Edirne'de bulunan kültür varlıklarının tanıtılması açısından örnek olabilecek bu projenin, ileride yapılacak çalışmalara da yol göstermesi nihai dileğimiz. Hedefimiz, yükselen çağda, yeni medeniyetimizde eskinin usullerini kullanarak, gelenekseli yansıtarak kendi özgün eserlerimizi meydana getirmek ve kendi damgamızı geleceğe taşımak olmalı. Bu değerli projede emeği geçen tüm hocalarıma gönülden teşekkür ediyor, projenin daha nice yıllara ulaşmasını diliyorum' dedi.Çalıştayın açılışına Rektör Prof. Dr. Erhan Tabakoğlu, Mimarlık Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Dr. Hamide Burcu Özgüven, Üniversite Genel Sekreter Yardımcısı ve Sultan 2. Bayezid Külliyesi Sağlık Müzesi Müdürü Öğr. Gör. Hakan Akıncı, Özel Kalem Öğr. Gör. Kıvanç Ada ile yurt içi ve yurt dışından çok sayıda akademisyen ve öğrenci katıldı.