Türkiye bürokrasi musibetinden bir türlü kurtulamıyor.

Samsunlu bir işadamının, 'bürokrasiyi kaldırın, Samsun'u kalkındıralım' deyişini hiç unutamıyorum.

Aslında en büyük terör, bürokrasi terörüdür. Her şeyi mevzuat adı altında kendi inisiyatifine alarak düğümlemekte ve bazıları da bu düğümlere okuyup üflemektedir. Yani mevzuat sihri yapmaktadır.

Mevzuat, bürokrasi sihrinin düğümlerine okunan dua metinleri gibidir. Ahbap- çavuş ilişkileri çerçevesinde siyasetçilerle rekabet etmeyecek kişilerden oluşan bazı bürokrat takımı ülkeye ve Samsun'a fayda yerine zarar getirmektedir.

Bunları tayin eden ya da bunlara referans olan siyasetçiler, kendi gelecekleriyle milletin geleceğini özdeşleştirirlerse bu vebalin altından asla kalkamazlar.

Bu konuda birçok örneklerden biri olan bir yatırımcının DTİK'in toplantısında dile getirilen bir mektubunu paylaşmak istiyorum.

Yatırımcının mektubu şöyledir:

'Sayın Mehmet Şimşek, /TC. Başbakan Yardımcısı.

Fransa'da iş yapıyoruz ve Türkiye'de yatırım yapmaya istekliyiz. Samsun'da hastane yatırımımız hayata geçti. Yaşadığımız mali ve bürokratik sorunlar yeni yatırımlar için bizde isteksizliğe neden oluyor. Biz o meblağdaki yatırımı Fransa'ya yapmış olsaydık çok daha fazla itibar görürdük.

Ülke dışında kendini ticari ve ahlaki açıdan ispatlamış yatırımcılarımız, kendi ülkelerinde neden böyle bir ayrımcılığa tabi tutuluyor? Böyle bir sorun ile ilgili sizler ne gibi bir çalışma yapabilirsiniz?'

Bu mektup binlerce örneklerden yalnız birini teşkil etmektedir.

Yatırımcı iş, aş, huzur ve güven demektir. Siyasilerimiz, mevzuat metinleriyle bürokrasi cambazlığı ve sihirbazlığı yapan bürokratlara aldanmamalıdırlar.

Bürokratların bir kısmı ahbap- çavuş ilişkileriyle tayin edilmiş beceriksizlerden oluşurken, bir kısmı da hükümeti başarısız kılma adına hareket ederek işini yapmamaktadır. Bu arada görevini doğru yapan bürokratlara saygımız ve takdirimiz vardır.Bürokrasideki zulümlerin ve haksızlıkların en büyük müsebbipleri siyasilerimizdir. Dicle kenarındaki kuzunun hakkını koruyamayanlar siyaset yapmamalıdır.

Bürokrasinin kaptığı kuzuların, koyunların ve de develerin vebali kime ait olacaktır?Bunların hesabını veremeyenler asla siyaset yapmamalıdırlar. Selam ve sevgi ile…