Ülkede garip şeyler olmuş (!)...
Hepimiz de ayakta uyumuşuz (!)...
***
Ergenekon, Balyoz operasyonlarını...
Tek başına yapan...
TSK'ya kumpası kuran...
Kozmik odaya girip...
Devletin sırlarına vakıf olan...
Sahte belgeler üreten...
Milletin has evlatlarını ölüme gönderen...
Tek başına...
Paralel yapıymış meğerse(!)
Ve ülkemizi yönetenleri kandırmışlar (!)
***
HDP ve PKK da kandırmış...
İmralı'da...
Oslo'da...
Habur'da...
Dolmabahçe'de hükümetle oturup konuşurken...
"Terörü bitireceğiz...
Teslim olacağız...
Silahlarımızı gömeceğiz...
Siz bu işi oldu bilin...
Yumun gözlerinizi...
Açtığınızda ülke güllük gülistanlık olacak" demişler meğerse...
Yönetenler de...
"Söz ağızdan çıkar" diye inanmış...
Kapatmışlar gözlerini…
Bombalar döşenmiş…
Sınırlardan terörist hücum etmiş…
Ama gelin görün ki...
Onlar da kandırmış (!)
Hatta bugünlerde öğrendik ki...
HDP ve PKK ile masaya oturan...
Anlaşmalar yapan...
Ordu'ya 'kışlanın dışına çıkmayın' diyen de...
CHP'liler ve Kemal Kılıçdaroğlu'ymuş (!) iyi mi?
***
Suriye Başkanı Esad da kandırmış...
Meğer adı 'Eset' imiş...
"Şam'da ortak bakanlar kurulu toplantısı yapalım...
Vizeleri kaldıralım...
Sınırları açalım...
Sonra da ben görevden çekilirim...
Siz kimi isterseniz ona başkan atarsanız" demiş...
Sonra da vaz caymış...
Yani...
"Vay kandırıkçı Eset vay!" durumu yani...
***
Yeni şeyler de çıkıyor ortaya...
Rus uçağını düşürülme emrini veren kahraman...
Ahmet Davutoğlu imiş...
"Aynı ihlal bugün yapılsa Türkiye yine bu karşılığı vermek durumundadır" diyen de yine Davutoğlu'ymuş (!)
O da...
Tüm partililere rağmen Amerikancıymış (!)..
Belli ki o da kandırmış...
Yarın da...
Gizli CHP'li ya da MHP'li çıkarsa...
Ona da şaşırmam artık!
***
Zira bu ülkede...
Kandırılmak şaşırtmıyor insanı...
Kandırılmamak ilginç ve tehlikeli geliyor (!)
