Al Jazeera'den Osman Ay Farah'ın sorularını yanıtlayan Ahmet Davutoğlu Suriye, Rusya, İran, Mısır, PKK, mülteci sorunu ve Avrupa Birliği ile ilgili açıklamalarda bulundu.

Davutoğlu, açıklamasında Suriye'ye Türkiye tek başına kara harekatı düzenleyebilir derken, Türkiye'nin uluslararası mutabakatı tercih etse de, eğer gerekirse Suriye'ye tek başına kara gücü gönderebileceğini belirtti ve "Aslında BM tarafından alınan çok sayıda karar var IŞİD ile mücadele konusunda. Dolayısıyla gerek nefsi müdafaa gerek IŞİD ya da diğer terör grupları ile mücadele perspektifinden bu kararlar şimdiden bize meşruiyet sağlıyor" dedi. PKK ile hiçbir şekilde diyalog kurulmayacağını da ifade eden Davutoğlu'nun açıklamalarından satırbaşları şu şekilde:

'-Sayın Tayyip Erdoğan'ın Başbakanlık döneminde başlatılan bir çözüm süreci vardı. Daha sonra gelen, benim başkanlığını yaptığım hükümetler bu süreci götürmeye devam etti. Ancak PKK silahı bırakma ve terör eylemlerinden vazgeçme yönündeki taahhütlerini yerine getirmedi. Şu an Türkiye'de teröre son vermeden bu sürecin yeniden başlaması söz konusu değil. Türkiye'nin tüm kentleri, köyleri ve dağları terörden arınıncaya kadar operasyonlarımız devam edecek.

-Diplomasi yoluyla Suriye krizine bir siyasi çözüm bulmaktı. Esed'in meşruiyetini asla kabul etmeyeceğiz. Çünkü o hala halkını öldürmeye devam ediyor. 3 milyon Suriyeliyi Türkiye'ye göç etmeye zorladı. Dolayısıyla böyle bir hükümetin meşruiyetinden söz etmek mümkün değil.

-IŞİD ile ilgili ise, Kilis'e roket atmaya devam ettikleri sürece onları hedef alacağız. Aslında hiçbir ülke Türkiye kadar IŞİD ile mücadele etmedi. IŞİD'in sınırımızda olmasını istemiyoruz. Ilımlı Suriyeli güçleri IŞİD'e karşı destekleyeceğiz. Bu askeri destek ve askeri önlemler devam edecek.

-Kara güçleri elzem duruma gelirse göndeririz. Kendimizi müdafaa etmek için gerek Türkiye'nin içinde, gerek dışında her türlü tedbiri almaya hazırız.

-Aslında BM tarafından alınan çok sayıda karar var IŞİD ile mücadele konusunda. Dolayısıyla gerek nefsi müdafaa, gerek IŞİD ya da diğer terör grupları ile mücadele perspektifinden bu kararlar şimdiden bize meşruiyet sağlıyor. Ancak biz yine de bir uluslararası mutabakatı tercih ederiz. Çünkü IŞİD tüm dünyayı ilgilendiren bir konu.

-Burada toprağımızın tehdit altında olması söz konusu. Biz Rusya dahil hiçbir ülkeyi karşımıza almak istemiyoruz. Geçmişte iyi ilişkimiz vardı. Onlarla gelecekte de iyi ilişkilerimiz olsun istiyoruz. Ancak söz konusu ulusal güvenliğimiz olduğunda gereken her türlü tedbiri alırız. Burada IŞİD'in tehdidiyle karşı karşıya olan Rusya değil, Türkiye.'