Geçtiğimiz hafta, Yunanistan'ın Kavala Belediyesi'nin klasik müzik korosu Samsun'da iki konser verdi. Pek çok sanatseverin yaz tatilinde olduğu bir dönemde olmamıza rağmen her iki konsere de çok büyük ilgi oldu. Gerek Atakum sanat merkezindeki salon konseri, gerekse Alaçam'daki açık hava konseri, planlananın çok üstünde kişi tarafından izlendi. Yüzlerce kişi ayakta konserleri takip etti, birçok kişi de yer bulamadığı için geri dönmek zorunda kaldı.

Malum, Türk - Yunan ilişkilerinin sıkıntılı olduğu bir dönemden geçiyoruz. Ege adaları sorunu, Kıbrıs meselesi, 15 Temmuz darbecilerinin iade edilmemesi gibi sayısız sorun nedeniyle iki ülke arasında ezelden beri zaten gergin olan siyasal atmosferin hepten bozulduğu şu günlerde Samsun'da böyle bir etkinlik yapmak hakikaten zordu.

Lakin şurası bir gerçek ki Türk milletinin gönlü çok zengin... Siyaset dünyasındaki ya da devletler arasındaki tatsızlıkları hiç kimse komşu Yunan halkına mal etmedi. Netice itibarıyla son derece düzgün ve samimi koşullarda gerçekleştirilen konserler sayesinde Kavala'dan Samsun'a bir köprü kuruldu.

Balkan kökenli Türklerin adeta milli marş saydıkları "Drama Köprüsü" türküsünden sonra, bu defa da bir "Kavala Köprüsü" inşa edildi!

Belli ki bu kültür köprüsü, tarihlerinde mübadele acıları bulunan bu iki güzel kentin arasında yepyeni bağlar kuracak.

***

Kavala Belediye korosunun vereceği konserler yeni kurulan Karadeniz Rumeli Dernekleri Federasyonu için de zor bir sınav niteliğindeydi. Allah'tan federasyon, hem üye dernekler hem de pek çok kurum ve kişinin desteğini aldı. Konserlere vatandaşlar da büyük ilgi gösterince; hem federasyon yöneticileri hem de misafir sanatçıların yüzleri güldü.

Bize de "Kavala Köprüsü'nün yıldızları" için övgü makalesi yazmak düştü...

***

Yusuf Ziya Yılmaz: Kavala ile Samsun'un kardeş şehir ilan edilmesini sağladığında köprünün belki de ilk tuğlasını koymak Büyükşehir Belediye Başkanımıza nasip olmuştu. Gelen konukların konaklamasından ulaşımına kadar her konuyla ilgilendi ve takdir topladı.

Hüseyin Zorlu: Namı diğer Malkoçoğlu, dört gün geceli gündüzlü koştu durdu. Hemşehri derneğinde yönetici olmanın "paşalık" olmadığını herkese gösterdi.

İshak Taşçı: Atakum Belediyesi, belki de Samsun'daki en koordineli belediye...

Ege Yanık: Samsun Mübadele Başkanı Olcay Yanık'ın on yaşındaki oğlu, iyi İngilizcesi ile yükün bir bölümünü aldı götürdü...

Sevil Uyar: Alaçam Belediye Başkanı Hadi Uyar'ın eşi Sevil Hanım, gönüllü bir dernek üyesi gibi çalışmakla kalmadı misafirlerle tek tek ilgilenerek gönülleri fethetti.

Hasan Togar: En büyük başkan bizim başkan...

Şaban Kılıç: Ülkü ocaklarının efsanevi başkanlarından, MHP'nin il başkanlığını yapmış bir siyaset adamı olarak konsere katıldı ve "Yunanlılarla dostluk kurmanın vatana ihanet olduğunu" zannedenlere lisanı üslupla ders verdi...

Zihni Şahin: Bafra Belediye Başkanı, misafirlere yaptığı duygusal konuşmayla "suyun öte yanından olma" hasletini hiçbir zaman yitirmediğini kanıtladı.

Ahmet Biltekin: Tekkeköy Belediyesi'nin gizli kahramanlarından... Harika ev sahipliği yaptı!

Hadi Uyar: Bir başkan ancak bu kadar mütevazı ve iyi niyetli olabilir. Misafirlerini gecenin bir buçuğunda otobüsten uğurlayacak kadar samimi...

Ömer Süslü: Eskiden "eş" durumundan hemşehriydi, şimdi artık bir de "abla" durumundan!

Ersin Kıcır: Alaçam'a bir lokanta açmış ki dillere destan... Gecenin bir yarısı misafirlerimizi ağırlamak için çorba ve pide yaptırmasını asla unutmayacağım...

Bayan Stella: Eski Bafralılardan... Pasaportunda "Yunanistan" yazmasına bakmayın, çoğumuzdan iyi Türkçe konuşuyor.

Yannis Kannakis: Bir koro şefi düşünün... Hem piyano çalıyor, hem çok sesli Yunan klasik müzik korosunu yönetiyor... Üstelik "sıfır" kaprisle!

Sibel Mustafaoğlu: Batı Trakya Türklerinin çalışkan ve hayırlı kızı!

Serpil Aksoy: Alaçam mübadele müzesinin güler yüzlü ve araştırmacı müdiresi... Gene üzerine düşeni yaptı.

Süleyman Özata: Sürmeli Köyü'nün medarı iftarı... Gönlü o kadar geniş ki...

İsmail Özdemir: "Horon Yeri" folklor ekibi hep yanımızda oldu... Keşke beraber bir Rumeli folklor ekibi de kursak, ne dersin üstat?

Harun Çelik: "Kavala Köprüsü" diye bir şey varsa "Trabzon Köprüsü" diye bir şey de fazlasıyla var!

Ahmet Şenocak: Haber Medya Grubu'nun patronu, Türk - Yunan dostluğuna samimiyetle inanıyor.

Şeref Aydın: Mübadil dostu tabiri onun üzerine cuk oturuyor.

Turan Çakır: "Hızır gibi" deyimi onun için söylenmiş olsa gerek!

Bedirhan Özcan: O sadece iyi bir insan değil aynı zamanda değerli bir sanatsever...

Haydar Aksu: Bafra'da turizm için çırpınan bir gönül adamı var.

Tuncay Ceylan: Mübadil derneği yönetmek için mübadil olmak şart mıdır? Değildir... Önce gönül vermek gerekir.

Canbaz ailesi: Tekkeköy Aşağı Çinik'e dedelerinin yurdunu görmek sevdasıyla gelen Rumlara bir bidon su ve bir torba toprak verip, "Bunları dedenizin mezarlarına dökün!" diyen altın kalpli insanlar!

Günseli - Servet Baskan çifti: Onlar sadece "bina yapan" değil aynı zamanda "gönüller yapan" mimarlar...

Alaçamlılar: Geç saatlere kadar Yunanlı sanatçıları dikkatle dinlediler. Samsun'un bence sanattan en çok anlayan insanları Alaçamlılar olabilir.

Dernek - federasyon yöneticilerinin eşleri: Cemiyet işleri bazen aileden fedakarlık gerektiriyor. Rumeli cemiyetleri de maşallah pek faal... Allah yönetici eşlerine kolaylık ve anlayış vermeye devam etsin.