Kime sorsam, kiminle sohbet etsem 2017 yılı için olumlu görüş belirtene rastlamıyorum. Bitse de gitse yaklaşımıyla yapılan söylemler , olumsuz eleştiriler vs vs…
Oysa dünya adı konmamış bir krize evrilirken herkes pozisyon alma telaşı içerisinde.
ABD'ye bakacak olursak ; Aralık ayı içerisinde Trump yönetimi tarafından hazırlanan ulusal güvenlik strateji belgesinde ABD'nin çıkarlarını geçmişe göre daha milliyetçi bir yaklaşımla öne çıkaran , egemenlik ve güvenliği elden bırakmayan küreselleşme karşıtı bir dille hazırlanmış bir belge olarak öne çıkıyor. Önce Amerika'yı güçlendirmek, egemenlik, güvenlik, ekonomik kayıpları geri kazanabilmek , Çin ve Rusya'yı baskılama eksenine oturtulan stratejik belge oldukça düşündürücü.
Ulus devletlerin yerine devletsiz bölgelerinin oluşturularak dünyanın düzleşmesi ve küresel ekonominin dünyaya hakim olma politikasını bizlere enjekte eden ABD demek ki küresel ekonominin kaybedenler kulübüne mi ön kayıt yaptırıyor?
Anlayacağınız ABD hiç de görüldüğü kadar rahat ve huzurlu değil.
Avrupa Birliği Bölgesine baktığımızda ; birlikten çıkış kararı alan İngiltre'nin boşanma prosedürleri , ekonomik kayıplar , üye ülkeler arasındaki farklı farklı görüşlerden ortak politika üretememe sendromlarıyla uğraşıyor.
Birliğin yakın coğrafyasındaki huzursuzluklar, küresel politikada ABD/Rusya açmazı ise ayrıca değerlendirmeyi bekleyen sorunlar.
Bilindiği üzere Avrupa Birliği de pek keyifli değil.
Yeni Mavi Okyanusumuz Afrika ise ; büyüyen ekonomisine rağmen devletsizleştirilen bölgelerindeki terörist faaliyetler , monopoller tarafından emilen yer altı/üstü kaynakları , bir türlü demokrasiye geçememesi ve Büyük Orta Doğu Projesiyle birlikte yürütülen Arap Baharı ile belirsizliklere boğulmuş durumda.
21.Yüzyılın küresel ekonomideki baş aktörü Çin'de ise artan üretim maliyetleri , hava kirliliği nedeniyle yaptırımlar içeren regülasyonların uygulamaya girmesi , Büyük Orta Doğu Projesi nedeniyle enerji temininde oluşan potansiyel riskler ve İpek Yolu Projesi'nin beklenen talepleri oluşturamamasıyla uğraşıyor. Diğer bir yandan ise büyük bir pazarı konumundaki ABD'nin küresel ekonomiden uzaklaşmasını doğru analiz ederek pozisyon almaya çalışıyor.
Dijitalleşme sürecinde fiber optik kablolarla ABD'ye bağlanarak niş bir alan yakalayan ve beyaz yakalılarına sağladığı geniş istihdam alanıyla ciddi bir ekonomik büyüme sürecine giren Hindistan'da ise Pakistan'la devam eden Keşmir sorunu , gelir dağılımı adaletsizliği , çok kültürlülüğün ortak kültür paydasına getirilemeyişinden kaynaklı kültürel çekişmelerle boğuşuyor. Rusya, İngiltere ikilemiyle ABD'ye endeksli ekonomi ve Çin'le geliştirilen işbirliği tam bir satranç oyununa dönmüş durumda. Rahul Gandi ne yapacak, nasıl bir yol izleyecek birlikte izleyip göreceğiz.
Orta Doğu , sahip olduğu petrol rezervlerinin bedelini ödemeye devam ediyor. Büyük Orta Doğu Politikası ve saha uygulamaları aralıksız bölgeye kan ve gözyaşı fatura ediyor. Devletsizleştirilen bölgelerdeki bitmeyen terörist faaliyetler, etnik ve mezhepsel savaşlar bölgeyi sarsmaya devam ediyor. Anlayacağınız Orta Doğu barut kokuyor, kokmaya da devam edecek gibi.
Bu kadar geniş aldık ama direk ülkemize gelsek ifade etmek istediklerimde yanlış anlaşılabilme riskini bertaraf etmem gerekiyordu. Ülkemizdeki durum ise; bir yandan içeride güvenlik sıkıntısı yaratan terörist unsurlarla mücadele, Orta Gelir Tuzağından kurtulabilmek için katma değeri yüksek ürünlerin üretimine yönelebilmek için yapısal dönüşümler, savunma sanayimizde teknolojik kabiliyetlerimizi artırmaya yönelik üretim ve dış alımlar, komşularımızdan bize doğru sıçratılmak istenen ve Büyük Orta Doğu Projesi ürünü olan kargaşalar ve savaşlar, küresel ekonominin direktifleriyle gezinti yapan likiditenin yarattığı maliyetler ve bulunduğu coğrafyada söz sahibi olabilmenin getirdiği maliyetlerle başa çıkabilmek.
Evet değerli okurlar , bulunduğumuz coğrafyada huzurlu , mutlu ve güven içerisinde yaşayabilmenin hiç de hafife alınmaması gereken maliyetleri var. Bu maliyetleri ancak ve ancak bilimin , aklın ışığında , birlik ve beraberlik içerisinde , doğru bir strateji ve yol haritasıyla çalışarak , çalışarak karşılayabiliriz.
2018 Yılının sağlık, mutluluk ve huzur getirmesi temennimle.
Sağlıcakla
