(Sanatçılarla Çetinkaya Köprüsünü Geçerken)
Camdan bakıyorum…
Çetinkaya köprüsünü görüyorum.
Türkiye'nin en büyük nehrinin üzerinden geçiyorum.
Kendi kendime 'Köprüden Geçti Gelin' türküsünü söylüyorum.
***
Köprüden geçti gelin
Saç bağın, düştü gelin…
Diloy Diloy Halden bilmez Diloy Diloy,
Söz anlamaz ne fayda.
(…)
***
Türküyü mırıldanırken rahmetli Neşet Ertaş'ı düşünüyorum.
Zira bu türküde geçen ' diloy' kelimesini Neşet ERTAŞ'a sormuştum.
-Ne demek diye?
'Sevdiğine pöykürmek alim bey' demişti.
'Neredesin sen' türküsünü ricam üzerine,üst üste söylemişti.
O gece, sabaha kadar, çalıp söylemişti.
-Az, içseniz usta! demiştim.
-İçmeden de olmuyor,alim bey- demişti.
(Üniversitede çalıştığım için naçizane bendenize –alim bey- diyordu.)
Kendisine eşlik etmiştim.
Kadehlerimizi tokuştururken, oldukça eğilmiştim.
Kadehimi, kadehinin altına tokuşturduğumda 'Sağlığınıza' demiştim.
Soluklanması için Bedri Rahmi Eyüboğlu'nun 'Türküler Dolusu' şiirini söylemiştim.
Buram buram Anadolu kokan mütevazı kişiliğiyle dinlemişti.
… Şairim
Zifiri karanlıkta gelse şiirin hası,
Ayak izlerinden tanırım.
Ne zaman bir köy türküsü duysam,
Şairliğimden utanırım...
…
Nurlar içinde uyusun...
***
Otobüsün camında, nefesimin bıraktığı buğuyu siliyorum.
Bafra'yı ışıklar içerisinde görüyorum.
Az önce yanından geçtiğimiz Çetinkaya köprüsünü düşünüyorum.
Neydi bu köprünün hazin hikayesi?
***
Evet hatırladım!
Çok eskiden, tahta olan bu köprüden, düğün alayları geçermiş.
Bir gün, düğün alayı geçerken, köprü yıkılmış!
300 atlı Kızılırmak'a gömülmüş!
Ve bu olay üzerine türkü yakılmış:
Köprüye varınca köprü yıkıldı
300 atlı birden suya gömüldü
Nice yiğitlerin beli büküldü
Kızılırmak ne ettin allı gelini
Gerdanı bir karış benli gelini
(…)
***
Gazi Atatürk'ün vefatından bir yıl önce, Ali Çetinkaya yaptırmış bu köprüyü.
Kim mi Ali Çetinkaya?
1937'deki Ulaştırma Bakanımız.
Betondan yaptırdığı bu köprü, 250 metre uzunluğunda olup, 7 kemerlidir.
Günümüze göre otantik bir şaheserdir.
Bafra İlçesi ile bütünleşmiştir.
Cana can getirmiştir…
Şimdilerde trafiğe kapalıdır.
Sadece düğün alayları bu köprüden geçiyor ve gelin ile damat -dilek tutarak- Kızılırmak'a taş atıyor!
Yoksa para mıydı?
***
Kızılırmak deyince aklıma günümüz şairlerinden Fatma Hatun Esen'in şiiri geliyor:
İki gözüm önüme aksın
Sana dökülüyorum Kızılırmak
Bir çift şelale
İniyor yanaklarımdan kıyına
Ne olur çiçeklere ak
***
Bu şiirdeki has anlamlılık, ilgimi çekiyor!
İçsel anlam, okuyucunun bilincine yerleşiyor.
Çağrışımı, gönüllerde yer ediyor…
Ne güzel…
***
Sevgili okurlar, şairimizin dileğine katılırken; Atatürk Havalimanı'ndaki terör olayını şiddetle kınıyor, ölenlere Allah'tan rahmet, yaralılarımıza acil şifalar diliyorum.
Haftaya görüşmek üzere.
Sağlıkla kalın…