Söze bağlılıktır sözlükteki anlamı ahde vefanın.Söz ise yazılı da olur,yazısız da,bir de yapılan iyiliklerin,güzelliklerin ve de geçmişte sana yapılanların unutulmaması gerektiğini hatırlatmak için kullanılır.

Tüm bunların dışında hukukta da söze ve sözleşmeye bağlılık anlamında kullanılır.
Uzun sözün kısası,bir örneklemeyle sunmaya çalışacağım ahde vefayı,

Hz.Ömer arkadaşlarıyla sohbet ederken yanlarına üç genç girer ve üç gençten ikisi derler ki:
Ey halife, bu aramızda ki bizim babamızı öldürdü,ne gerekiyorsa lütfen yerine getiriniz.
Hz.Ömer bu sözler üzerine suçlanan gence dönerek;
Bu söylenenler doğru mu ? der.
Genç ise: Evet doğru diye karşılık verir.
Hz.Ömer; Anlat bakalım nasıl oldu diye sorar.
Genç anlatmaya başlar:
Ben bulunduğum kasabada hali vakti yerinde olan bir insanım,ailemle beraber gezmeye çıktık.Hayvanlarımın arasında bir güzel atım vardı,çok güzel ve gösterişli bir at idi,bakan bir daha bakıyordu.Ne yaptıysam,ne ettiysem bu arkadaşların bahçesinden meyve koparmasına engel olamadım güzel atımı.Arkadaşların babası bir hışımla çıktı atıma bir taş attı,atım oracıkta öldü.Bu durum nefsime ağır geldi, tuttum ben de yerden bir taş alıp arkadaşların babasına attım adamcağız da oracıkta öldü.Kaçmak istedim fakat arkadaşlar beni yakaladı ve buraya getirdi,durum bundan ibaret der.
Hz.Ömer: Söylenecek söz yok,suçunu da kabul ettin,bu suçun cezası idam dedi.
Bu karardan sonra delikanlı söz alarak, efendim bir özrüm var diyerek konuşmaya başladı:
Ben kasabamda zengin bir insanım baştan dediğim gibi.Babam rahmetli olmadan önce bana epey bir altın bıraktı,kardeşim küçük olduğu için ben saklamak zorunda idim,siz şimdi benim cezamı infaz ederseniz yetimin hakkını zayi ettiğiniz için Allah katında sorumlu olursunuz.Bana üç gün izin verirseniz emaneti kardeşime teslim eder gelirim,bu üç gün içinde yerime birini bulurum der.
Hz.Ömer , bu topluluğa yabancı birisin senin yerine kim kalır ki der.
Sözün burasında genç adam ortama bir göz atar benim yerime bu kişi kalır diyerek birini işaret eder.
İşaret edilen kişi ise Hz.Peygamberimizin en yakın arkadaşlarından,daha yaşarken cennetle müjdelenen -Amr İbn As tır.
Hz.Ömer Amr İbn As a dönerek; delikanlıyı duydun der.
O yüce sahabe; Evet efendim,ben kefilim der ve genç adam serbest bırakılır.
Aradan üç gün geçer,vakit dolmak üzeredir ama gençten haber yoktur.Medine nin ileri gelenleri Hz.Ömer e çıkarak gencin gelmeyeceğini,dolayısıyla Amr İbn As a verilecek idam yerine maktulün diyetini vermeyi teklif ederler,fakat gençler razı olmazlar babamızın kanı yerde kalsın istemiyoruz derler.
Hz.Ömer kendinden beklenen cevabı verir, der ki;
Ben,kefil babam da olsa fark etmez infaz ederim.
Hz.Amr İbn As ise tam teslimiyet içerisinde, der ki;
Biz de sözümüzün arkasındayız .
Bu arda kalabalıkta bir dalgalanma olur ve o kalabalığın arasından genç görünür.
Hz.Ömer gence dönerek; Evladım,gelmemek için önemli bir sebebin vardı,neden geldin ?.
Genç,vakurla başını kaldırır ve-günümüz insanı için pek te önemi olmayan-
Ahde vefasızlık etti demeyesiniz diye geldim der.
Hz.Ömer ,İbn As a döner ey Amr,sen bu genci tanımıyorsun,nasıl oldu da kefil oldun?
Amr İbn As, bu kadar insanın içinde beni seçti,insanlık ölmüş dedirtmemek için kabul ettim der.
Sıra gençlere gelir, biz bu davadan vazgeçiyoruz derler.

Bu sözler üzerine Hz.Ömer, biraz önce babamızın kanı yerde kalmasın diyordunuz,ne oldu da vazgeçiyorsunuz der.

Gençlerin cevabı daha da harikadır; Merhametli insan kalmadı demeyesiniz diye ....

Vaizler beni bağışlarlar umarım,

AHDE VEFA, her insana mahsus değildir,mayasının,neslinin,aslının sağlam olması gerekir öncelikle insanın... Zorla değil ya, olmuyorsa olmuyordur,gösterilemiyorsa gösterilemiyordur AHDE VEFA

Bir atasözü ile destekleyelim ya da süsleyelim bugünü;
Asıl azmaz,bal kokmaz.
Kokarsa yağ kokar .

Yağın kokmasının nedeni ise,ayrandan yapıldığı içindir.

İşte, ahde vefa gösterme de böyle bir şey.Asil soydan gelmek lazım o duyguyu taşımak için