n Keşke hayatın bir butonu olsa idi. Keşke hayatı bir virtüöz gibi dilediğimce idare edebilseydim. Durdurmak istediğim anda zaman saatini durdurup güzel anları uzun süre soluklayabilseydim.

n

n Ama bu mümkün değil hayat bir oyun gibi. Bitmeyen bir oyun gibi.

n

n Ben de mümkün olduğunca oyunu kuralına göre oynayıp restleşiyorum hayatla. Hayatın tekerine çubuk soktuğum zaman, benden mutlusu yok.

n

n Çok uzun bir süredir beyaz bir orkide ile mücadelem vardı. Ben kazandım.

n

n Aylarca o ölmek için direndi ve inat etti. Ben de onu yaşatmak için.

n

n Çiçekle konuşulur mu bıkmadan, usanmadan konuştum. Elimde bir bebek gibi oradan oraya taşıdım. Toprağını döküp onu bir su havuzuna koydum. Başucuma aldım.

n

n Sabahları ilk kez ona gülümsedim.

n

n Nihayet tomurcuk verdi. Yakında açacak. Sonunda sevgi kazandı.

n

n Şimdi bahar. Yeniden sevmek zamanıdır hayatı ve getirisini.

n

n Ben seviyorum hayatı her hali ile.

n

n Bu günlerde inanılmaz bir yaşantım var. Bir göçebe gibi yaşıyorum.

n

n Evde tüm eşyalar toplanmış. Valizler alesta bekliyoruz.

n

n Yeni bir ev yeni bir yaşama gidiyorum.

n

n Hayat bana iki yıldır salvo yapıyor. İki yılda üç ev değiştirmek çok zor bir iş.

n

n Olsun, bunu da bir oyun haline getirdim.

n

n Hatta bir savaş haline getirdim. Tarihte yedi yıl savaşları vardır.

n

n Bir ittifak savaşıdır. Ben de kendimi yedi yıl savaşçısı gibi hissediyorum.

n

n Samsun’da evimi vereli tam yedi yıl oldu. Zaman akıp geçti hala evime sahip olamadım. Bu sonuca bile, gülecek kadar kendimi eğittim.

n

n Bir Çin atasözü vardır. Gülümsemeyi bilmiyorsan dükkân açma.

n

n Ben artık hayata, salvolarına gülüyorum. Kısaca hayatı ‘ti’ ye aldım.

n

n Ben üzüleceğime hayat yansın kendi derdine. Bundan bile ders aldım. Bir kaplumbağa gibi evimi sırtıma aldım. Geziyorum Fethiye ye geldim.

n

n Yakında kendi yaptırdığım yeni evime geçiyorum. Dilerim keyifli günler beni bekliyordur.

n

n İçimdeki yaşam mücadelesi, adeta dörtnala giden bir at gibi. Ne onu dizginleyebiliyorum. Ne de kendime söz dinletebiliyorum. Tam zamanında içilen bir sigara gibi içime dolduruyorum hayatı. Tam zamanında içilen her sigara zehir değil dünyanın en keyifli işidir.

n

n En güzel insanlar, yenilgiyi, acıyı, mücadeleyi ve kaybı yaşamış olanlardır.

n

n Yaşama karşı benim gibi içinizde direniş, takdir, masumiyet ve şefkat biraz da anarşistlik varsa daima kazanırsınız.

n

n Zaten akıp gidiyor bir su gibi. Ne içsek k?rımız bu akarsudan.

n

n Buyurun, hepiniz davetlimsiniz hayat denilen akarsuya.

n

n Buyurun hepiniz davetlimsiniz hayat denilen bu oyuna.

n

n Oyunun kuralı, kavramı yoktur.

n

n Joker çalmak dâhil, her şey serbest hayat oyununda

n