Samsun Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Zeki Murzioğlu'nun 'Samsun'a 3'üncü üniversite' talebini destekleyen yazıma gelen yorumlar üniversite enflasyonunun eğitimin kalitesini düşürdüğü noktasında birleşiyordu.
Bu yorumu yapanların büyük kısmı da, sadece üniversitelerin değil ortaöğretimin de yetersiz olduğunu öne sürüyorlardı. Haksız da değillerdi. Ama bu haklı tespitler bizim bu kentte iş insanlarının ve kentlilerin katkılarıyla oluşacak 3'üncü bir üniversiteyi istememize mani olmamalı. Belki de inadına istemeliyiz. Çünkü Samsun nitelikli üniversite açısından birçok ilimizden daha fazla imkana sahip. Burada kurulacak bir üniversite doğru kurgulandığı sürece kısa zamanda birçok üniversiteyi geçer. OMÜ, bazı disiplinlerdeki yanlış konuşlanmadan kaynaklanan noksanlarına rağmen, bunun yaşayan somut bir örneğidir. Yeni bir üniversite niye aynı başarıyı gösteremesin.
Üniversiteye salt ekonomik bir yatırım gözüyle bakan zihniyete herkes gibi ben de karşıyım. Gençlerin geleceği şu veya kentteki, ildeki ya da ilçedeki otelcinin, lokantacının kısacası esnafın ve ev sahiplerinin günlük kazancıdan çok daha önemlidir.
Üniversite sadece bir yatırım olmadığı gibi sadece bir bilgi aktarımı ve diploma üretim merkezi de değildir. Üniversite bir bakış açısıdır, bir eğitim, bir kültür ocağıdır. Evrenselde milli olabilmenin ya da tersinden bakarsak yerli ve milli kalarak evrensele açılabilmenin karargahıdır. Bu bir taraftan nitelikli akademisyenlere diğer taraftan da o kaliteli akademisyenler için yaşanabilir bir kente, karşılıklı etkileşime açık yeterli bir sosyal ve kültürel zenginliğe sahip bir hemşeri gurubunun varlığına bağlıdır. Ben Samsun'un bugün geldiği nokta itibariyle, doğru yapılandırılmış vakıf üniversitesini rahatlıkla taşıyacağına inanıyorum. Aynı zamanda 3'üncü bir üniversitenin bu kentin ekonomisinden daha çok sosyal ve kültürel sermayesine çok ciddi katkılar yapacağına da inanıyorum.
Ülkedeki eğitimin yetersizliğinden yakınmak, bunu eleştirmek ve çözüm önerileri sunmak herkesin hakkıdır ama bütün bu gerçeklere rağmen bu kentte ya da bu ülkenin başka kentlerinde yaşayan Samsunluların ve Samsunlu iş insanlarının bir vakıf bünyesinde geleceğe hazırlanmaları da görevleridir.
Sayın Zeki Murzioğlu'nun bir an önce bir vakıf kurarak ilk adımı atması gerektiğini düşünüyorum. 19 Mayıs Üniversitesi'nin kuruluş aşamasındaki gönüllü öncülerin gayretlerini, verdikleri mücadeleleri yakından takip etmiş bir gazeteci olarak yolun ne kadar uzun ve ne kadar meşakkatli olduğunu iyi biliyorum. Yola ne kadar erken çıkarsak hedefe o kadar erken varırız.
