n
nn
nn Kümeler, aynı faaliyet alanında hem rekabet içinde olan hem de birbiriyle işbirliği yapan şirketlerin, belli bir alanda uzmanlaşmış tedarikçilerin, hizmet sağlayıcıların, ilgili sektörlerdeki firmaların ve ilgili kurumların coğrafi yoğunlaşmalarıdır.
nn Kümeler, sektörlerin belirli bölgelerde, çeşitli faktörlere bağlı olarak kendiliğinden yoğunlaşmasıyla ortaya çıkan doğal oluşumlardır. Dünya çapında tanınan Kaliforniya’daki iki küme örneği, 7.000’den fazla ileri teknoloji şirketine ev sahipliği yapan Silikon Vadisi (San Francisco ve dünya film endüstrisinin başkenti haline gelen Hollywood (Los Angeles)dır. Hiç kimse, Hollywood’un dünya film endüstrisinin merkezi olması gerektiğini veya Silikon Vadisi’nin küresel olarak rakipsiz ileri teknoloji kümesi haline gelmesi gerektiğine karar vermemiştir. Bu yoğunlaşmalar ve firmalar arasında işbirliği; doğal bir şekilde zamanla gelişmiş, sektöre özgü faaliyetlerde uzmanlaşmalar ortaya çıkmıştır. İş kümeleri birbiriyle ilişkili işletmelerin ve kurumların belirli bir coğrafi alanda (yörede) yoğunlaşması ile oluşur ve yarattıkları iktisadi değerin oluşumuna katkıda bulunan sektör, kurum ve kuruluşların tamamını kapsar. “Rekabet içinde işbirliği” kültürü, kümelenme için temel esastır.
nn Kümelenme girişimleri ise; bir kümenin rekabetçi konumunu güçlendirmek için uygulanabilir eylemler barındıran organize ve sistemli çalışmalardır. Kümelenmenin üç temel özelliği Yakınlık; şirketlerin uzman işgücüne erişim, zımni ve somut bilgilerin değişimi avantajlarından ötürü, birbirlerine yakın mesafede olmalarıdır. Ağ Oluşturma; yerel tedarikçiler, müşteriler, rakipler, üniversiteler ve araştırma merkezleri arasındaki bağlantıları ve ortak çalışma ilişkilerini olanaklı kılmaktadır. Uzmanlaşma ise bir endüstri içinde iş bölümüne gidilmesi gerçeğinin bir yansımasıdır.
nn Kümelenme, bölgesel kalkınma projelerinin en yaygın şekillerinden biridir. Kümelenmede uluslararası rekabet gücü yüksek sektöre odaklanmak önemli bir başarı unsurudur. Kümelenme projelerinin ilk basamağı, odaklanacak sektörün rekabetçilik düzeyinin belirlenmesidir. Bu aşama sektörün güçlü ve zayıf yanlarının rekabet bağlamında ortaya konulmasını ve projenin gelecek aşamalarının nasıl şekilleneceğini de ortaya koyar.
nn Rekabet denilince akla gelen ilk isim olan Porter’a göre sektörlerin rekabet gücünün 4 ana gücü 2 de itici gücü vardır. Ana koşullar; Girdi koşulları: İnsan kaynakları, fiziki altyapı, bilgi kaynakları, sermaye ve diğer altyapı unsurları. Talep Koşulları: İç talep, dış talep, potansiyel pazarlar, talebin niteliği, alıcıların talepkarlığı, kullanıcının (müşterinin) seçiciliği, geniş ve büyüyen iç pazar. İlgili ve Destekleyen Sanayi: Rekabetçi avantaja sahip tedarikçilerin ve ilgili firmaların mevcudiyeti. (Hammadde tedarikçileri, uzmanlaşmış makine tedarikçileri, yarı mamul veya ara ürün tedarikçileri ve ambalaj malzemeleri tedarikçileri) Firma Stratejisi ve Rekabet : Bölgesel şartlar, sektörde faaliyet gösteren diğer firmaların yapısı, kurulma nedenleri ve amaçları, bulundukları çevrede rekabet olup olmadığı, yerli-yabancı sermaye, firmaların inovasyon kapasiteleri, rekabete yaklaşımları, sürdürülebilir rekabetçi avantaj oluşumuna ve gelişimine elverişli ortam, yerel rekabet. Destekleyen unsurlar ise Devlet Kurumları; Küme çalışmalarının en önemli aktörü devletlerdir. Devletler bir tür “küme kolaylaştırıcısı” olarak hareket ederler. Çok sayıda paydaşın bir küme dahilinde toplanmasına yardımcı olurlar. Ayrıca kümeler ile kamu kurum ve kuruluşları arasındaki ilişkiyi düzenlerler. Porter bir sektörün uluslararası rekabet gücünün gelişiminde devletin rolünün önemli fakat dolaylı olduğunu düşünmektedir. Porter’a göre devletin yapması gereken rekabetçi avantajı yaratmaya çalışmak değil, elmas modelinin dört ana bileşenini oluşturan ana unsurlar çerçevesinde sektörü desteklemektir. İşbirliği Kurumları: Üniversiteler, teknik eğitim kurumları, yaygın eğitime yönelik özel eğitim kurumları (kurslar, vb.) ARGE kuruluşları, teknoloji desteği ve teknoloji transferi konusunda hizmet veren kuruluşlar, ticari ve mesleki birlikler, işçi sendikaları, işveren birlikleri ve dernekleri, ticaret ve sanayi odaları, yerel siyasetçiler, milletvekilleri, kalkınma ajansları, sivil toplum kuruluşları başlıca işbirliği kurumlarıdır. Bu bilinç doğrultusunda yapılan işler başarıya ulaşır.
nn
n