CHP İl Başkanı Dinçer Soylu, dertli mi, dertli.
Neden mi?
Seçimler sonrası seçmene teşekkür ziyaretlerini dahi duyuramamış da ondan.
Suç kimde?
Medyada olduğunu sanmam.
Medya suçlu olsa teşekkürü duyuramamaktan yakınan başkanın açıklaması gazetelerde yer almazdı.
Haliyle yakınmasından da haberdar olamazdık.
Gerçi Sayın Soylu nedenini şöyle açıklıyor:
Basın birimimiz yok.
Sorun ekonomik.
El insaf yahu!
Ana muhalefet partisi olacaksın.
Basın birimi oluşturamayacaksın.
Nedenini de ekonomiye bağlayacaksın.
Kabullenilecek şey değil.
İl yöneticileri idealist ise.
Hiçbir karşılık beklemeden hizmet veriyorsa.
Her biri cebinden ayda 100 lira verse o birim oluşur.
Seslerini duyurur.
Medya herkesin sesi.
Sesini çıkarmak isteyenlere yer verir.
En basit örnek Dinçer Soylu’nun yakınmasının gazetelerde yer alan haberi.
Muhalefet partilerimizin en büyük sorunu şüphesiz ekonomik.
İktidardaki partiye benzemez.
İktidardaki partilerin daima kasaları dolu olmuştur.
İstemeye gerek kalmadan o kasalara para akar.
Ortadaki bu gerçek, muhalefette olmanın zorluklarını gözler önüne serer.
O halde yapılması gereken iletişimin güçlendirilmesi.
En öncelikler arasına alınması.
Muhalefetteki partiler kendilerini iyi anlatmak durumundadır.
Birebir görüşmelerle.
Toplantılarla bir yere kadar.
Medya ile ise her yere ulaşma imkanı var.
AK Parti’nin en büyük kazancı kendi medyasını yaratması.
O medya ile toplumu inandırması.
İşin gerçeği bu işi yandan çarklı gazetecilerle yapması.
Medyanın gerçek sahiplerine yaptırma şansı bulunmaması.
Çünkü gazeteciler meslek ilkelerine uyar.
Onurlarını ön planda tutar.
Mesleğinde aldatan duruma kesinlikle düşmez.
Kısacası kalemini satmaz.
Bu böyle biline.
