Kas yapacağım derken karaciğerden olma riski... Uzman uyardı, protein tozu düşündüğünden daha fazla zarar veriyor olabilir.protein tozu zararları, gençlerde protein tozu, karaciğer yetmezliği, böbrek sorunları, doğal beslenme önerileriGünlük Sağlık Halleri
Kas Peşindeyken Kalp Gitmişti
Görünüşte fit olmak içindi... Ama birçok genç bunu yaparken vücuduna fark etmeden ciddi zarar vermişti. Devamı haberde.
Şişkin kol değil, yorgun karaciğer kalmıştı
Yıllar önce bir genç vardı. Her gün shaker'la gezerdi. Spor salonundan çıkmazdı. Protein tozunu su gibi içerdi. Ne mi oldu? Karaciğeri yağlandı. Hatta nakil sırasına kadar geldiği söylendi. Ama kimse bunun tozlardan olabileceğini düşünmemişti.
Uzman uyardı ama pek dinleyen olmamıştı
Prof. Dr. Vedat Göral anlatmıştı o zamanlar. Gençler arasında hızla yayılan bu takviye modasının aslında sağlıkla hiç ilgisi olmadığını söylemişti. Şöyle demişti: "Evet, kas yapıyor gibi görünür ama içeriğindeki toksik maddeler vücudu içten çökertiyor."
Bazılarında kalp durmuştu, böbrek pes etmişti
Hikayeler çok. Üniversite kantininde günde 3 kere protein tozu içen bir çocuk bir gün fenalaşmış. Tansiyonu düşmüş, kalp ritmi şaşmış. Acile zor yetişmiş. Sebebi netleşince doktorun söylediği şey şu olmuştu: "Toz değil, zehir gibi kullanılmış."
Süt tozu değil bu, içeriği karışık
İçinde sadece süt proteini yokmuş. Bazılarında anabolik steroid bile bulunmuş. Bazısı sahteymiş. Etiket başka, içerik bambaşkaymış. AVM'deki standdan alınan kutunun içinden “ne olduğu belli olmayan” maddeler çıkmıştı.
Doğal beslenene bir şey olmamıştı
Diğer tarafta sabah 2 yumurta, öğlen yoğurt, akşam balık yiyen biri vardı. Protein ihtiyacını yumurtadan, yoğurttan, etten alan bu kişi aynı şekilde kas yapmıştı ama böbreği de yerindeydi, karaciğeri de...
Her toz kas yapmazmış, bazıları götürürmüş
Kasları büyütürken organları küçültmek çok da mantıklı değilmiş. Özellikle karaciğer yağlanması olan, daha önceden böbrek problemi geçirmiş gençler için bu ürünler ciddi risk taşıyormuş.
“Doğal olan, vücudu üzmez” demişti
Prof. Göral şöyle demişti: “Günde 3-4 yumurta, biraz yoğurt, biraz peynir, haftada birkaç gün balık ya da et... Bunlar vücudu yormaz.” Çünkü vücut zaten organik olanı tanıyormuş. İşlenmiş tozu değil.
Tozla gelen güç geçiciymiş
Kaslar bir yere kadar dolarmış. Ama sonra... vücut sinyal verirmiş. Yorulmuş, denge bozulmuş, sindirim zorlanmış. Bir gün sabah uyanınca sürekli mide bulantısı, halsizlik... işte o zaman fark edilirmiş.
Son söz: Her kutu sağlık vadetmezmiş
Bir şey moda oldu diye herkesin kullanması gerekmiyormuş. Ne yediğini bilmek, kas peşindeyken hayati organlardan olmamak gerekiyormuş. Sonuçta amaç fit olmaksa, önce vücut sağ kalmalıymış.