Hafızam ile ciddi savaş içinde olduğumdan, artık her şeyi kayıt eder oldum.

Bunu 'Söz gider yazı kalır' ata sözüne sığdırmak ise yaşlanıyor olmanın bahane tarafı.

Konu önemli, konuşma ciddi olduğundan kaydettim sevgili Helim Balakçı ile uzun ve keyifli görüşmeyi.

Kaldı ki kendisi, Bafra'nın saygın ismi olmakla birlikte, ciddi bir hafızaya sahip.

Helim Balakçı 1987 yılında İl Hakem Kurulunda üye olarak başladığı görevini,1989 da söz konusu kurulun Başkanlığını üstlenmiş, bu görevi bir yıl arayla 2009 yılına kadar sürdürmüş,2007 Yılında da Futbol Federasyonunda temsilcilik yapmış, yaklaşık 15 yıl klasman gözlemciliğini sürdürmüş, temsilciler ve gözlemciler kurulunda yedek üyeliğinde bulunmuş, ilçenin özellikle sportif mazisinde oldukça önemli bir figür.

Bütün bunların yazı başlığı ile alakasını merak edenleri de aydınlatalım

Bafra'yı Ulusal ve Uluslararası gündemde, zor durumda bırakacak, ilçenin kaderine kara bir leke sürecek belli başlı dört olayın ikisi maalesef ki sporla alakalı.

Ve yine maalesef ki derin yaralar açan baltanın sapı bizden!

Paylaşalım.

1990 lı yıllar.

Hani şu tünel kazarak kaçan mahkumlarla ilgili haberde, muhabire 'Mahkumlar tüneli kaçmak için mi kazmışlar' sorusunu soran dönemin ünlü anchormani! Reha Muhtar'ın bile diline düştüğümüz kiralık çocuklar olayı.

Mevsimlik işçilerin alabildiğine revaçta olduğu dönemde;gazate,tv'lerde alay hatta nefret konusu olmuş, kendimizi anlatamamış, rezil olmuştuk.

Haberi ilk yapan Bafralı bir gazeteci, basın diliyle kaymağını yiyen yün pazarında masum köylülere pazarlık kurgusu yaptıran ajanslardı.

Helim Balakçı hafızası ile devam edelim.

1990-91 Sezonu.Bafraspor-Görelespor maçı.

Hakem Yılnur Öner.

Bafraspor iddialı,Görelespor sonuncu.

Hakem Öner'in taraflı, kasti kararları taraftarı çileden çıkarıyor, yanlış olmakla birlikte saha işgal ediliyor, hakem darp ediliyor.

Ertesi gün dönemin yüksek tirajlı gazetesi Bulvar'ın manşeti: 'Beka vadisi Bafra'

17 yıl sonra.

2008.

Yine ülke gündemindeyiz. Bu kez başlık 'Bafra spor kulübüne silahlı baskın: 2 ölü'

Ve 10 yıl sonrası;Yer Bafra'nın sembolü Çetinkaya Köprüsü.

Başlık: 'Köprüden atlayan iki genç 45 dakika yardım bekledi ama kurtarılamadı'

Haber,sorumluluk,duygusal olmaktan uzaklık kavramına koşulsuz şartsız saygım var,lakin siz söyleyin bu durumda olan Bafra'nın imajına olmuyor mu?

İlk üç örneği bir kenara bırakalım veya.

Düğünlerin yani mutlu günlerin adak yeri, Çetinkaya köprüsünde bu yaz geçecek konvoylar nasıl mola verecek, gelin ve damat nasıl elele o iyi niyetle bezeli taşı birlikte atacaklar köprüden Kızılırmak nehrine?

Bir cevabı olan beri gelsin…