Moral ve özgüven arayan Samsunspor, aldığı sonuçlarla ilk iki haftayı moralli geçiren Boluspor önündeydi.
Kadroya baktığımızda teknik ekip nokta rotüşlar yapmış, ideali arıyordu.
Tam maç havası derler ya;
Öyleydi de sadece seyirci avantajı sayısal olarak yeterli düzeyde değildi.
Her ne kadar ev sahibi olsa da Samsunspor’un oyunu kontrollüydü maçın başlarında.
Boluspor boş bir takım olmadığını, sadece aldığı sonuçlar değil oyun anlayışı ile de sahaya yansıtıyordu.
Mbilla geçen haftaki durgun halini bırakarak özüne dönmüş bir şekilde hareketliydi.
İlk yarının ortaları geldiğinde, Boluspor cezasahasını çalımlarla karıştıran Umar’a rakip defans dokunsa penaltı olurdu;
Umar ın pasına dokundular gol oldu.
Gol Samsunspor’a hareket getirecek sanılırken, Boluspor defansın hatasını affetmeyerek beraberliği sağladı.
Orta sahada organizatör eksikliği, geriden uzun paslara kalıyordu gol girişimleri.
Papucun pahalı olduğunu bilen Samsunspor, ikinci yarıya golle başlarken, Umar da güzel ve istekli oyununu golle süslemiş oldu.
Galibiyet golü kalan dakikalar için artı bir güç olurken,rakibe baskıyı artırmaya başladılar.
Maçın son onbeş dakikasında yorgunluk ve skoru koruma çabası rakibe beraberliği getirdi.
Maçı kurtarma düşüncesi Samsunspor’u uzatma dakikalarında baskıyı artırmasına sebep olurken, Ahmet Burak Solaker, soldan ceza sahasına girdiğinde kendini yerde buldu ve Adiloviç güzel bir vuruşla penaltıyı gole çevirdi.
Bu golle gelen galibiyet, Samsunspor’a ilaç gibi geldi ve gerekli olan özgüvenin şimdilik bir dozu alınmıştı.