Samsunumuzu bir yerde anlatırken veya önemini belirtirken genelde; 'Türkiye'de kara, deniz, hava ve demiryolu ulaşım hattının bulunduğu üç kentten biri olan …'diye bahseder, bölgedeki üstünlüklerine dikkat çekeriz.
Bazen de daha derin analizlerde bulunarak 'Karadeniz sahil şeridinin orta bölümünde Kızılırmak ve Yeşilırmak nehirlerinin Karadeniz'e döküldükleri deltalar arasında yer alan Samsun; kara, deniz, hava ve demir yolu bağlantıları, coğrafi konumu ve ekonomik potansiyeli itibarı ile Karadeniz'e kıyısı olan ülkeler başta olmak üzere, tüm BDT ülkeleri, Orta Asya Türk Cumhuriyetleri ve doğu komşumuz İran'a en kolay, süratli ve ekonomik ulaşım imkanlarına sahip bulunmaktadır. Dış pazarlara yakın olduğu kadar, Samsun, Karadeniz otoyolu ile tüm Doğu Karadeniz illerine, demiryolu karayolu ile İç Anadolu'ya uzanan geniş bir hinterlanda sahiptir…' diye tahlil yaparız.
İster öyle , ister böyle Samsun'un güçlü yanları kısmında fikir birliği yapar sonra sorarız kendimize 'Samsun'da üretime dayalı sanayiye yönelik yatırımlar arzu edilen düzeye neden yükselemiyor?' diye.
Evet doğrudur, Samsun'da üretime dayalı sanayi yatırımları arzu edilen düzeyde değil. Olmadı , olamadı bir türlü. Neden ,niçin , nasıl gibi soruları çok sorduk , çok cevap aradık bu köşelerde ama sürece bir katkısı olmadı.
Üretime dayalı sanayi Samsun için önemliydi. İstihdam yaratacaktı, endüstriyel üretim kültürünün bölgede gelişmesini sağlayacaktı, ihracatı artıracaktı, ürünlerin katma değerini yükseltecekti ancak olmadı.
Bence artık ısrar etmemek, gündeme getirip enerjimizi tüketmemek gerek.
Zira Endüstri 4.0 ve robotikle gelen süreçte, üretime dayalı sanayi kuruluşlarında otomasyon ve modernizasyon yatırımlarıyla insan gücü istihdamı azalmakta, üretim kalitesi ve kapasitesi artmaktadır.
Örnek vermek gerekirse dijital satış platformu Amazon'da 2013 yılında 1.000 adet robot operasyonlarda kullanılırken günümüzde bu rakam 45.000 adetlere yükselmiş durumda.
Otomotivden kimya sektörüne, savunma sanayinden ilaç sektörüne kadar birçok sektörde (Üretim/Hizmet) endüstri 4.0 ve robotik uygulamaları son sürat devam ediyor. Sürecin bu kadar hızlı seyretmesinin nedeni ise insan kaynakları maliyetlerinden tasarruf, üretim kalitesinde optimizasyon ve sürdürülebilirlik.
Üretime dayalı sanayide durum böyle iken Samsun'da gelişimine takılıp kalmayalım.
Endüstri 4.0 ve robotikle gelen sürecin yarattığı niş alanlara odaklanalım.
Yazılım, sibergüvenlik, bilgi güvenliği, uygulama geliştiricisi gibi alanlarda nitelikli yetişmiş personel ve yerli ürün ihtiyacı oldukça üst düzeyde.
Üretime dayalı sanayi sürecini ıskalayan Samsun umarım yaşamaya başladığımız dijital süreçte doğru hamleler yaparak hak ettiği yeri edinir.
Sağlıcakla.
