9 Kasım akşamı Hakkari Şemdinli'de Irak sınırında bulunan Süngü Tepe'de 7 şehit vermişiz, 26 yaralımız var.

10 Kasım'da C-4 patlayıcı madde yüklü İnsansız Hava Aracı (İHA) 23. Jandarma Tümen Komutanlığı arazisine; 10 Kasım Atatürk'ü anma töreninin ardından Şırnak Valiliği bahçesine, Beytüşşebap ve Silopi üs bölgeleri ve karakollarına saldırılarda bulunuldu.

11 Kasım'da, Şırnak Küpeli Dağı Görmeç Köyü'nde el yapımı patlayıcıyla 2 askerimiz şehit oldu, üçü asker ikisi korucu beş vatan evladımız yaralandı.

Biz ise, nelerle uğraşıyoruz?

Hala, 'Ezan Türkçe' tartışması sürüyor....Hala, 'dikey değil, yatay mimari'den söz edilebiliyor.

Peki, geçen onbeş senelik 'dikeyler'i kimler yaptı? Ben bile, yanlışlığı kaç sefer yazdım. Yaylalarımız apartman doldu. Uzugöl, göl olmaktan çıktı. Bu, sadece biri!..

Başka? 'Et fiyatlarındaki artışın, refah seviyemizin yükselişinden' olduğunu söylüyor.(6 Kasım)

Tarım Bakanı ise, (9 Kasım) '2002'de Türkiye'de kişi başına 6 kg et tükenirken, şimdi 15 kg. tüketiliyor' diyerek gözümüzün içine baka baka, yemediğimiz et'e miktar biçiyor.

ABD, YPG-PYD oyununu yürütürken, biz bunlarla laflıyoruz..Yunanistan, Ege'deki adalarımıza el koyarken, biz sadece kükremekle iktifa ediyoruz.

Dünyada, en çok makam arabası kullanan ülke biziz. Otomobil üretici ülkeler dahil, hiçbir devlet, kiralama hariç, bizim kadar makam aracı olarak taksi, minibüs veya otobüs kullanmıyor. Takribi sayı, 190 bini açtığı söyleniyor.

Bunun yanında; 250 bine yaklaşan lojman ve misafirhanede de başı çekiyoruz. Az, deniliyorsa, devam edilsin!..

Bir de; dünyada, kişi başına düşen millî gelir bakımından en geri sıralarda olduğumuzu da unutuyoruz. Yunanistanlı bile bizim iki katımız millî gelire sahiptir. Birkaç misal verelim: Kanada, 48 bin dolar; Almanya, 50 bin dolar; Suudi Arabistan, 22 bin dolar; Japonya, 40 bin dolar; Fransa, 44 bin dolar; İsviçre, 86 bindolar; ABD, 62 bin dolar; İsrail, 42 bin dolar.....kişi başına gelire sahipken, biz, hala onbin dolarlarda dolaşıyoruz. Şüphesiz ki, bizdeki bu rakamın yükselmesindeki pay kimlerindir, onu da hesaplamak, bilmek gerekir!..

Vatandaş; pazar yerinde, bir tutam maydanozun hesabını yapıyor!..

Vatandaş; bir limonun, bir yumurtanın bir ekmeğin hesabını yapıyor!..

Vatandaş; bir bağ pırasanın, lahananın hesabını yapıyor!..

Vatandaş; çocuğunun yol parasının, kalem, silgi parasının hesabını yapıyor!..

Vatandaş; ürettiği malının bedelini, değerinde ve zamanında alamamanın hesabını yapıyor!..

Vatandaş; ne zaman işten çıkarılacağının hesabını yapıyor!..

Vatandaş; senelerdır iş bulamayan üniversite mezunu kızının- oğlunun hesabını yapıyor!..

Et fiyatlarının yükselmesi refah seviyemiz ise, ben niçin bu seviyede et yiyemiyorum?

Bu memlekete, bunca büyük acılar yaşatan, tahribata ve zayiata sebebiyet veren FETÖ'nün siyasî 'ayak'ları değil, 'baş'ları nerededir? Bu, niçin konuşulmaz?!..

Her gün, hala, şehit haberleri gelirken, içerde ve dışarda şu PKK illetine niçin son verilip, dur denilmiyor?

Başka hangi yetkilerin verilmesi bekleniyor ki, bunlara çare bulunsun?!