n

n

n

n

n

n

n Samsun ve bölgesinin özellikle turizm potansiyelini ortaya çıkaracak çalışmaların sıklıkla gerçekleşiyor olması, bölge insanı başta olmak üzere birçok kesimin ortak sevinci.

n

n Samsun’un ve bütün ilçelerinin sahip olduğu kültürel ve tarihsel zenginlikleri bir bir ortaya çıkarıp, her geçen gün biraz daha artan tarih meraklılarının beğenisine sunabilmek; sabır, kararlılık ve biraz da kendini adamakla eş değer.

n

n Turizm İl Müdürlüğü’nün bu noktadaki kararlılığı, bence takdire şayan.

n

n Her biri tarihsel hazine niteliğindeki yeni bulgular ile ileriye yönelik çalışmalarda umut vaadeden girişimlerde bulunuldu.

n

n Başaran Köyü’ndeki bu gizli tarihin ortaya çıkarılması, başta Belediye Başkanı Zihni Şahin olmak üzere tüm Bafra’nın ortak beklentisi.

n

n 2012 yılı içerisinde Bafra’da yeni arkeolojik alanlar ve mağaralar tespit edilmişti.

n

n 7 adet ahşap camisi, çok sayıda höyük ve tümülüse sahip olan ilçeye bu yeni katılımlarla yeni bir kültür –turizm boyutu kazandırıldı. Demir Çağ ve Helenistik dönemde iskan görmüş Asarkale ve Kaya Mezarları güzergahındaki bu yeni tespitler, bölgenin kültürel zenginliğine zenginlik katmakta.

n

n Tespiti 2012 yılında yapılan ve sit alanı ilan çalışmaları devam eden yeni arkeolojik alanlarımızla ilgili bilimsel veriler şu şekilde;

n

n 1- Bakacak Kayası Mağarası: Esençay Köyü, Kabaçukur Mahallesi’nde Bakacak Kaya üzerinde bulunmaktadır. Kaya kitlesinin eteğinde köyde geçmişte panayır manastırı olarak anılan bilinen bir de kilise kalıntısı mevcuttur. Mağara birkaç bölümden oluşmakta olup, iç içe açılan ve 150 metre kadar devam eden mağara yerleşmesi konumundadır. Zemininde basit kerpiç duvar kalıntı izleri ve dönemine göre iyi kalitede tunç, demir ve geç antik çağ seramikleri zengin seviyede bulunmaktadır. Mağara, savunma kolaylığı, çevreye hakim stratejik konumu nedeniyle oldukça korunaklı bir noktada olup, eski kervan yolu ağlarıyla da bağlantısı olması nedeniyle önem arz etmektedir. Alan İl Kültür ve Turizm Müdürü Yüksel ÜNAL ve Arkeolog Emine YILMAZ tarafından 2012 yılında tespit edildi ve sit alanı ilan çalışmaları devam etmekte.

n

n 2- Hayat Kayası Mağarası : Meşeli Türkmenler ve Başaran köyleri arasındadır. Hayat Kaya Mağarası, il sınırlarımızdaki en büyük doğal mağara olma özelliğine sahiptir. Pleostosen dönemlerde (MÖ.600.000-15.000) kullanıldığı düşünülmektedir. İnsanların en erken yaşam çağlarında tamamen tüketici olduğu dönemlerde korunma için stratejik bir sığınak oluşturan ve tatlı bulunması nedeniyle güvenli bölge konumundaki mağaranın girişinin daha sonraki dönemlerde düzeltmek suretiyle şekillendirildiği anlaşılmaktadır. Yaklaşık 1 km. uzunluğundaki mağaranın içinde bir kısmı yer altında olan dere ve sonlarına doğru bir küçük şelale bulunmaktadır. Yer yer likit-sarkıt oluşumu mevcuttur. Mağara ışıklandırması yapıldığı takdirde Samsun kültür ve turizmine önemli kazançlar sağlayacak niteliklere sahiptir. Pleostosen dönem arkeologlarınca da incelenmesi gerekli olan Hayat Kayası Mağarası İl Kültür ve Turizm Müdürü Yüksel ÜNAL ve Arkeolog Emine YILMAZ tarafından 2012 yılında tespit edildi ve sit alanı ilan çalışmaları devam etmektedir.

n

n 3- Tependeliği Tunç-Demir Çağ Kaya/Yamaç Yerleşmesi: Meşeli Türkmenler ile Başaran köyleri arasında olup, Hayat Kayası Mağarası’na yakın mesafededir. Muhtemelen Hayat Kayası’nda yaşayan insanların uygun koşullar oluştuğunda Tependeliği mevkiine inerek bu yerleşmeyi iskan ettikleri düşünülebilir. Bölgedeki Hellenistik dönem kalıntıları ilde gerçekleştirilen yüzey araştırmalarında daha önce tespit edilmişti, ancak Tunç-Demir Çağ yerleşmesine ait seramik kalıntılar 2006 yılında Arkeolog Emine YILMAZ tarafından tespit edilmiştir. Bölgenin Zalpa kenti olma ihtimali değerlendirilmektedir. Bugün yerleşme kalıntıları arasında kaya basamakları ve potern (tünel) en dikkat çekici olanlardır. Seramik buluntular Tependeliği Kaya yerleşim yerinde iskanın M.Ö. 3 binli yıllarda başladığını göstermekte olup Bakacak Kayası Mağara yerleşmesi ile paralellik gösterdiği görülmektedir.

n

n

n

n

n