Asgari Ücret Tespit Komisyonu, dört toplantının ardından 2015’te uygulanacak yeni ücreti belirledi.
Komisyon Türk-İş’in muhalefetine karşın, hükümet ve işveren temsilcilerinin oyları ile mevcut asgari ücrete 1 Ocak’tan ibaren yüzde 6, 1 Temmuz’dan geçerli olmak üzere yine yüzde 6 oranında zam yapılmasını kararlaştırdı.
Buna göre, asgari ücret birinci 6 ay brüt 1202, net 949 lira, ikinci altı ay ise brüt 1274, net 1000 lira oldu.
15 kişiden oluşan komisyon, Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) bir kişi için önerdiği 1425 lirayı dikkate almayarak, yeni ücreti bu rakamın çok altında oy çokluğu ile tespit etti.
Komisyon, devletin resmi kurumu TÜİK’in önerdiği rakama itibar etmemiş oldu.
Hükümet masaya otururken asgari ücrete yüzde 3 zam önermişti. Bu da günlük 1 lira, yani bir simit parasına denk geliyordu.
Komisyonun aldığı kararla net asgari ücrete birinci 6 ay 58 lira zam yapıldı. Ücrette günlük 1.98 lira artış oldu.
Yani asgari ücretli 58 liralık bu zamla günde 1 değil, 2 simit alabilecek. Fazladan bir simit.
Buna da şükür onu da vermeyebilirlerdi.
DİSK’in yaptığı araştırmaya göre, asgari ücretteki günlük 1.98 liralık artış ile 101 gram beyaz peynir, 326 gram nohut, 138 gram zeytin veya 63 gram dana etinden biri satın alınabilecek.
Asgari ücretli 1 kilo beyaz peynir için yaklaşık 4.5, ayçiçek yağı için ise 1.5 saat çalışmak zorunda.
Türk-İş’in araştırmasına göre açlık sınırının 1232 lira olduğunu da belirtelim.
Nereden bakılırsa bakılsın ortalama yüzde 12.30 oranında artış olsa da asgari ücret, ‘’Sefalet Ücreti’’ özelliğini koruyacak.
Komisyona işveren temsilcisi olarak katılan TİSK’in asgari ücrette yüzde 6 zamma karşı çıktığını, zorunlu olarak bunu kabul ettiğini açıklamasına ne dersiniz?
Bir yanda Türk-İş haklı olarak zammın yetersizliğinden, diğer yanda TİSK yüksekliğinden yakınıyor.
Yani yeni asgari ücret, kimseyi hoşnut etmedi.
Türk-İş’i anlayışla karşılayabilirsiniz, Ya TİSK’e ne demeli?
Açlık sınırının 1232 lira olduğu ortamda 949 lira ile nasıl geçinebilirsiniz?
Asgari ücretin saptanmasında mevcut kriterler dikkate alındığı sürece yakınmalar hep olacak.
Komisyon yeni ücreti belirlerken; sadece işçinin yapacağı harcamaları dikkate alıyor.
Dört kişilik ailenin harcama kalıpları dikkate alınmıyor.
Devletin resmi kurumu TÜİK’in önerdiği rakamlar da komisyon tarafından itibar görmüyor.
Bundan ötürü de belirlenen asgari ücret beklentileri karşılamıyor.
TÜİK, bugüne dek hep belirlenen asgari ücretin üzerinde bir rakam önerdi. Ne var ki bunlar hiç ciddiye alınmadı, görmezden gelindi.
En önemlisi, sürekli gündeme getirilmesine karşın, asgari ücret vergi dışı bırakılmadı.
Bu konuda ‘’siyasi irade var’’ açıklaması bile yapıldı. Hani nerede?
Eğer bu gerçekleşseydi asgari ücretlinin eline 252 lira daha fazla para geçecekti.
Bunun gerçekleşmesi de öyle kolay görünmüyor.
Çünkü asgari ücretten çalışanların oranı toplam çalışanların yüzde 43’ü kadar.
Toplanan vergilerin yüzde 70’ini asgari ücretli ve maaşlılar ödüyor.
Yani hazır bir kaynak.
Ne olursa olsun asgari ücretlinin rahat bir nefes alabilmesi, vergide adaletin sağlanması için bu ücretten bir şekilde vergi kesintisi yapılmamalı.
İstenirse bu konuda yeni bir kaynak yaratılabilir.