CHP Merkez Yönetim Kurulu ( MYK ), Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu başkanlığında parti genel merkezinde toplandı. CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Faik Öztrak, toplantı sürerken yaptığı açıklamada, yeni ders yılının sorunlarla başladığını söyledi. Meclis açılır açılmaz ilk işlerinin bir "Öğretmen Meslek Yasası"nı sunmak olduğunu belirten Öztrak, bunun içinde, Öğretmenler Günü'nde öğretmenlere bir maaş ikramiye verilmesi, 3600 ek göstergenin getirilmesi ve öğretmenlerin sözleşme baskısından kurtarılmasının bulunduğunu anlattı. MYK toplantısında, Grup Başkanvekillerinin Meclis İçtüzüğü'ne ilişkin yapılan çalışmalarla ilgili bilgi verdiğini ifade eden Öztrak, ayrıca Türkiye'nin ekonomisine ilişkin son gelişmeleri değerlendirdiklerini dile getirdi. İşsizlik verilerinin 10,2 ile çift haneli rakamlara geldiğine dikkati çeken Öztrak, genç işsizliğin yüzde 19'u aşmasının da önemle üzerinde durulması gereken bir konu olduğunun altını çizdi. Ticari işlemlerde kullanılan pos cihazı sayısı geçen yıl 1 milyon 700 bin iken, bunun bu yıl 1 milyon 600 bine düştüğüne değinen Öztrak, bunun ekonomide yaşanan sıkıntıyı gösterdiğini savundu. Öztrak, bütçe açığının geçen yıl 25,2 milyar lira iken, bu yıl 50,8 milyar liraya ulaştığını, faiz giderlerinin arttığını ifade ederek, bu krizin, evine bir kap et yemeği koyamayan 29 milyon vatandaşın, emeklinin, işçinin, esnafın, sanayicinin, çiftçinin krizi olduğuna dikkati çekti. "Bu ülkenin Katar'ın hibesine ihtiyacı yok" Erdoğan'ın TESK Genel Kurulu'nda "Bu kriz, bizim krizimiz değildir." dediğini hatırlatan Öztrak, "Evet, bu kriz sizlerin krizi değil. Bu kriz, sizlerin sırtına çöktüğünüz milletimizin krizi. Saraylarda oturuyorlar, efulileri, smoothieleri içiyorlar, aile boyu seyahatler, gösterişli toplantılar yapıyorlar ama son bir şey yaptılar ki bu gerçekten her şeyin tuzu biberi oldu. Türkiye'ye Katar, bir uçan saray hibe etmiş." diye konuştu. "Yazıktır günahtır, bu ülkenin Katar'ın hibesine ihtiyacı yok. Bu ülkenin, Katar emirinin kullandığı uçağı kullanmaya ihtiyacı yok. Bu ülkenin yöneticilerinin uçan saraylarla sağa sola gitmelerine ihtiyaç yok." ifadesini kullanan Faik Öztrak, bu hibenin onura dokunacak, gururu zedeleyecek bir şey olduğunu dile getirdi. "Nerede kaldı bu iktidarın sabahtan akşama kadar ağzından düşürmediği yerlilik ve millik?" sorusunu yönelten Öztrak, iktidarın, milletten koptuğunu öne sürdü. Açıklanan tasarruf tedbirlerinde, "kamu-özel iş birliği projelerine devam edileceğinin" bulunduğuna dikkati çeken Öztrak, bunun amacının, hazineden dolarla garanti verilen yandaş holdinglerin kar etmeyi sürdürmesi olduğunu bildirdi. "Havalimanı galiba 29 Ekim'e yetişmeyecek" Yeni havalimanında, işçilerin insanca çalışma şartları için yaptığı eyleme polisin müdahale ettiğini hatırlatan Öztrak, CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba ve 10 arkadaşlarının işçilerin yanına gittiğini söyledi. İstanbul Valisi'nin yaşananlarla ilgili "Burada bir provokasyon girişimi var" dediğini aktaran Öztrak, "Bu havalimanın açışı galiba 29 Ekim'e yetişmeyecek. O nedenle de iktidar, bunun yetişmemesiyle ilgili gerekçe arıyor. Gerekçe ne olursa olsun, Türkiye 24 Haziran'dan sonra tek adam rejimine geçmiştir. Kim ne yaparsa yapsın, bir tane sorumlu vardır, o da tek adam. 29 Ekim'de bu havaalanı açılmazsa, bunun hesabı tek adamdan sorulmalıdır." değerlendirmesinde bulundu. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Türkiye Varlık Fonu Yönetim Kurulu Başkanı, Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak'ın ise Başkanvekili olduğunu anımsatan Öztrak, "Bu görüntü, bir çadır devleti görüntüsüdür. Bu görüntü, ülkenin zaten içine düştüğü güven sorunu problemini aşmasını daha da zorlaştırır. Bu ancak Ortadoğu ülkelerinde görülen bir tablodur. Türkiye'nin artık dünyadaki başarısız devletler ligine düşmesine ramak kalmıştır." ifadesini kullandı. "Devlet eliyle makyaj yapmak" Orta Vadeli Program'ın üzerinden 10 gün geçmesine rağmen hala açıklanmadığına işaret eden Öztrak, 100 günlük icraat programının tutmadığını, yeni ekonomi modelinin olmadığını, Türk Lirası'nın çökmeye, faizin coşmaya devam ettiğini, enflasyonun arttığını vurguladı. Öztrak, geçen cuma, şirketlerin sermaye kaybının veya borç hesabında, kur farkı zararlarının dikkate alınmayabileceğine dair düzenleme yapıldığına değinerek, "Bunun Türkçesi şu demektir, batık şirkete 'batık' demeyin. Kamuoyuna diyorlar ki 'Kur farkı zararını yazmayın, biz Türk Lirası'nın kısa sürede yeniden eski değerine geleceğini tahmin ediyoruz.' diyorlar. Açıklayacaksınız Orta Vadeli Programı, göreceğiz bakalım orada kuru ne almışsınız." dedi. Bunun adının, şirket bilançolarına devlet eliyle makyaj yapmak olduğunu aktaran Öztrak, bu yapıldığında şirket bilançolarına olan güvenin biteceğini iddia etti. Bu şekilde, bu işin gitmesinin mümkün olmadığını vurgulayan Öztrak, şöyle devam etti: "Ben iktidarı, artık kendilerine bir çeki düzen vermeye çağırıyorum. Bu Orta Vadeli Program da eğer aspirin tedavisi ve pansumandan ibaret olursa, bu milletimize çok ciddi bedeller ödetir. Orta Vadeli Program'da acil ve orta vadeli bir takım önlemler görmeliyiz, yatırımcıya, tüketiciye, vatandaşa, herkese ufuk vermeli. Borçlanmayı değil, üretimi öncelemeli. Ekonomiye güveni tekrar sağlamalı, ayakları yere basmalı." "Bu faiz, ekonomiyi durdurur" Artık ekonomi için yapılmış bir Orta Vadeli Program'ın piyasalarda beklenen toparlanmayı sağlayamayacağını anlatan Öztrak, "Türkiye'de demokrasiye olan bağlılığı, hukuk devletini, insan haklarını, basın, ifade özgürlüğünü güçlendirecek siyasi ve hukuki reformların da bir an önce kamuoyuna açıklanması gerekir." şeklinde konuştu. CHP Sözcüsü Öztrak, 24 Haziran'da tek adam parti devletinin başlamasıyla Türk Lirası'nın çakıldığını, faizin patladığını, bu düzenin aslında 80 milyonu ezmek ve sömürmek için kurulduğunu ileri sürdü. İktidarın faize dönük politikalarını eleştiren Öztrak, "Madem faizi bu kadar artıracaktınız, çok daha düşük bir artışla bundan bir yıl önce Türk Lirası'nın bu hale gelmesini, enflasyonun da buralara çıkmasını önleyebilirdiniz. Şimdi soruyorsunuz, 'Faiz sebep mi, sonuç mu?' Sebep mi arıyorsunuz? Sebep arıyorsanız şu yeni aldığınız uçan sarayın aynalarına bakın, bütün bunların sebebi orada göreceğiniz yüzdür." dedi. Kredi kartlarında faiz artışı yapıldığını anımsatan Öztrak, "Bu faiz, esnafı, tüccarı, çiftçiyi, vatandaşı batırır, yatırımcıları bankalara esir eder. Ekonomiyi durdurur." görüşünü savundu. "Faiz lobileri kimi seviyor" Öztrak, 1975-2003 arasında 28 yılda devletin bütçeden 251 milyar dolar faiz ödemesine rağmen, son 16 yılda bu rakamın 451 milyar dolara çıktığına işaret ederek, "Faiz lobileri kimi seviyor, bu rakamlardan anlaşılıyor. Bu faiz lobilerinin CHP'yi sevecek hali yok ya." diye konuştu. Milletin derdine derman olacak tedbirlerin alınmasını isteyen Öztrak, bahanelerin arkasında saklanılmaması gerektiğini vurguladı. Öztrak, Çorlu'daki tren kazasına da değinerek, konuya ilişkin TBMM'ye verdikleri araştırma önergesinin AK Parti ve MHP milletvekilleri tarafından reddedildiğini, bu kazanın hesabının sorulmamasının nedeninin bu iki parti olduğunu söyledi. Erdoğan'ın Suriye konusundaki "Herkes parselasyon yapmış, Türkiye olarak bizim öyle bir derdimiz yok." dediğini aktaran Öztrak, "Sayın Erdoğan, bu parselasyon olurken, size de tapu müdürlüğü yaptırdılar. Kim sizi kandırdı? Kimin dolduruşuna geldiniz? Şimdi, 'Bizim öyle derdimiz yok.' diyerek, burada oyunu kaybettiğimizi mi söylemek istiyorsunuz? Bizim Suriye'de bini aşkın askerimiz vardır. Bunların tırnağına zarar gelirse, tek bir sorumlu biliriz o da tek adamdır." değerlendirmesini yaptı. "Suriye yönetimiyle halledilmeli" Faik Öztrak, açıklamasının ardından basın mensuplarının sorularını yanıtladı. "THY'nin Katar'a satılacağı" iddialarının sorulduğu Öztrak, "Varlık Fonu'nun yönetim kurulu başkanlığına kendisini ataması, bu fonun kimin iradesiyle yönetileceğini açık seçik ortaya koyuyor. Bu Fonun denetimi de olmayacak, her şey yapılabilir." dedi. Katar'ın hediye ettiği uçağa dair "hibe kayıtlarının" kamuoyuna açıklanmasını isteyen Öztrak, "Açıklansın ki bunun hibe mi, yoksa satın alma mı olduğu ortaya çıksın. Bugün bu ülke bu durumdayken, bu uçağı alıp kullanmak, uçan sarayla uçmak haramdır, günahtır, yazıktır." diye konuştu. "İş Bankası hisselerinin hazineye devredilebileceğine" yönelik açıklamaların hatırlatıldığı Öztrak, bunun 12 Eylül'de denendiğini ancak mahkemeden döndüğünü kaydetti. "Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın, 'Hep beraber Suriye'yi terk edelim.' açıklamasını İdlib özelinde nasıl değerlendiriyorsunuz?" sorusu üzerine Öztrak, açıklamalardan Türkiye'nin etkisizleştirildiğinin görüldüğünü, meselelerin Suriye yönetimiyle karşılıklı konuşarak halledilmesi gerektiğini söyledi. "MHP kendini vebalden kurtaramaz" "Bütçe açık verdi, işsizlik iki hane ancak sanayi üretiminde artış olduğu ifade edildi. Bunu nasıl yorumlamak lazım?" sorusuna karşılık Öztrak, bunu anlamakta zorluk çektiğini, TÜİK'in kendisine bir çeki düzen vermesi gerektiğini, Arjantin'de yaşanan krize güvensizliğin neden olduğunu dile getirdi. "Alaattin Çakıcı konusunda MHP ile AK Parti arasında yaşanan tartışmayı nasıl değerlendirirsiniz?" sorusuna Faik Öztrak, "Adalet ve Kalkınma Partisi ve MHP arasında bir ittifak var. Bu ittifak giderek bir ortaklık şekline bürünüyor. Şu anda ortada olan bu atışmalar, kavgalar, sözler bana kayıkçı kavgası gibi geliyor. Bu ortaklık bir şekilde yürüyor ve bu kavgalarla MHP kendini fiyat artışlarının vebalinden, faiz artışlarının, işsizliğin, durgunluğun vebalinden kurtaramaz" karşılığını verdi.