MHP Lideri Devlet Bahçeli'nin;
partisinin grup toplantısında
"hayır" kampanyası
içinde olanlara
sarf ettiği sözleri,
hiçbir AK Partiliden
duymamıştım...
Bu yüzden de
Bahçeli'nin
konuşması,
siyaset gündemine adeta
"bomba" gibi düştü...
Bahçeli'nin "Evet kampanyası"
olarak nitelendirilen
bu konuşmasının
en çarpıcı bölümlerinden
biri de "Herkese duyuruyorum, Doğu Perinçek ve hayırcı yoldaşları ile Recep Tayyip Erdoğan arasında tercih yapma durumu olsa, biz Sayın Erdoğan deriz"
sözleriydi...
Bahçeli; CHP, HDP, PKK, FETÖ, DHKP/C,ÖDP, EMEP ve TKP'yi
"şer ve kriz ittifakının içinde"
gösterirken,
Aydınlık, Sözcü ve Cumhuriyet gazetelerine de
çattı...
"Kiralık kalemler" tanımlamasıyla da
bazı gazetecileri suçladı...
Bahçeli'nin bu çıkışından
partisinden ihraç veya istifa
yoluyla ayrılıp,
"hayır" kampanyası içinde olan
eski dava arkadaşları da
nasibini aldı...
Bahçeli, bir anlamda "gemileri yaktım" diyordu...
Referandum
oylamasında
"evet" oyları
için elini değil,
gövdesini taşın altına
koyduğunu da
anlatıyordu...
Bu referandum,
onun siyasi geleceği
için de bir dönüm
noktasıydı...
Bahçeli, "İçine haklı ve masum gelişmeler olarak sinsice yerleştirilmiş hilelere takılmayacak, hayırsızların, hayır kuşağında buluşmuş Türkiye muhaliflerinin dedikodularını çürümeye bırakacağız ve Evet diyeceğiz."
sözleriyle de
küçük ayrıntıların
büyük fotoğrafı
etkilemeyeceğini
anlatmaya çalıştı...
Bahçeli'nin, "hayırcılar"a
karşı böylesine sert çıkışının
zamanlamasının,
2 Şubat günü TBMM'den
Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'ne
gönderilen
Anayasa değişikliğinin
onayda beklemesiyle
bir ilişkisi var mıydı?..
Bilemiyorum ama
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın kanun değişikliğini
bugün ya da yarın
onaylayacağını umuyorum...
Çünkü, MHP açıkça
"Evet" dedi...