n

n
n Yakın tarihe kısa bir yolculuk yapalım... Diyarbakır da, Batman da, Hakkari de yaşanan o rezaletlerden ve o ihanetlerden bahsetmiyorum. Daha çok yakın bir tarihte PKK terör örgütü yandaşı bir siyasi partinin Başkent Ankara da gerçekleştirdiği kongresini hatırlayalım. Başkentteki meydan okumaları, açılan PKK paçavralarını, teröristbaşı Apo posterlerini bir film şeridi gibi gözlerimizin önüne getirelim. Türk milletini isyan ettiren o ihanet görüntülerine en ufak bir müdahalesi olmayan polisimizin PKK yandaşlarına hoşgörüsünü unutmayalım. İhanete ve teröre hoşgörü olur mu? Ama Türkiye de terör yandaşları şimdi daha rahat. Habur la başlayan bu rahatlık; Oslo görüşmeleri ile daha da gelişti. Bunlardan elbette çok rahatsız oluyoruz. Bunları elbette ciddiye alıyor, üzülüyor ve kahroluyoruz. Bunca şehide rağmen bu kadar serbest şekilde PKK paçavralarının ve Apo posterlerinin açılmasını anlayamıyoruz. Bu çirkinliğin ve bu ihanetin hiçbirisini içimize sindiremiyoruz.
n
n
n
n Şimdi bir de 29 Ekim 2012 günü Ankara da eski Meclis in önünde Cumhuriyet Bayramı nı kutlamak için ellerinde Türk Bayrağı ile toplanan Türk halkını hatırlayın. Halk o gün Cumhuriyete bağlılığını göstermek için toplanmıştı. Türk Bayrağı açmaktan başka ne suçu vardı? Halk en büyük bayramını kutlamak için izin mi alacaktı? O çirkin görüntüleri kimse saklayamadı, medyamız o tarihi görüntüleri kaydetti ve bütün dünyaya gösterdi. Gördüklerimiz ve duyduklarımız çok çirkindi. Türk Bayrağı nı korumakla görevli polisin Türk Bayrağı açan ve ellerinde Türk Bayrağı olan insanlara su ve biber gazı sıkması anlaşılmaz, kabul edilemez bir hareketti. Doğrusu polisle halkın bu şekilde karşı karşıya getirilmesi, Türk Bayrağı açan ve elinde Türk Bayrağı ile yürümek isteyen vatandaşlara polislerin toplumsal olaylara müdahale aracı olan Tomalardan tazyikli su sıkması utanç verici bir gelişmeydi. Maalesef Ankara da adam gibi bir bayram kutlamak isteyen Türk halkı, en büyük bayramı olan Cumhuriyet Bayramı nı Ankara da özgürce kutlayamadı.
n
n
n
n Tazyikli suların ve biber gazlarının kullanıldığı bir Cumhuriyet Bayramı kutlaması olur mu? Ne acıdır ki, Ankara da Cumhuriyet Bayramı nı tazyikli sularla ve biber gazlarıyla bu millete zehir ettiler. Bunu neden yaptılar? Nedensiz bir şey yapılır mı? Şehidimin son örtüsü olan ve rengini şehidimin kanından alan Türk Bayrağı nı açmak ne zamandan beri suç oldu? PKK paçavrasını açmak serbest de Türk Bayrağı nı açmak yasak mı? Elbette Türk halkı böyle bir yasağı tanımıyor... İsteyen istediği kadar tazyikli su, isteyen istediği kadar biber gazı sıksın ama kimse bayrağıma dokunmasın. Bu halk, Cumhuriyetine de Türk Bayrağı na da mutlaka sahip çıkacaktır. Bu halkı kimse yok saymasın. Unutulmasın ki Türk halkı Cumhuriyetine de Türk Bayrağı na da kimseyi dokundurmaz. Cumhuriyet Bayramı nda yaşanan bu çirkinliğin sorumlusu Ankara Valisi mi? Elbette koca bir hayır. Kimse bu kadar aptal değil.
n
n
n
n Ne acı bir gelişme ki artık PKK paçavraları, Apo posterleri, PKK görüşmeleri, teröristlerle fotoğraf çektirmeler ve teröristlerle kucaklaşmalar serbest... Sadece yasak olan Türk olduğunu söylemek, şehidimin son örtüsü Türk Bayrağı nı açmak, Atatürk resimleri ile yürümek öyle mi? Kim kabul eder ki bunu?
n
n
n