Anoreksiya: Sadece Zayıflık Değil, Sessiz Bir Tehdit

Günümüzde özellikle gençlerde hızla artan anoreksiya, dışardan bakınca sadece kilo verme çabası gibi dursa da aslında çok daha derin, ciddi bir hastalık. Psikiyatri Uzmanı Dr. Zekeriya Bahçe'ye göre bu sadece “kilo takıntısı” değil, hayatı altüst eden ve zamanla ölümcül sonuçlar doğurabilen bir psikolojik tablo.

Büyük Zekeriya Bahçe Yatay

Gerçeklik Algısını Bozan Sosyal Medya

Dr. Bahçe, “Toplumda güzelliğin zayıf bedene indirgenmesi, sosyal medyada filtrelerle yaratılan kusursuz görüntüler gençleri derinden etkiliyor,” diyor. En çok ergenlik çağındaki kızlarda görülse de, her yaştan ve cinsiyetten kişide ortaya çıkabiliyor. Yani kimse “bana olmaz” demesin.

İştahsız Değil, Obsesif Kontrol Merakı

“Yemekle ilgilenmiyor” sandığınız biri aslında sürekli kalorileri hesaplıyor olabilir. Simetrik dizilen tabaklar, minik lokmalarla uzun süren yemek seansları, yalnız yeme isteği gibi detaylar, aslında derin bir psikolojik mücadelenin işareti.

Dar Gelirli Ailelere Müjde! Ücretsiz Tüp Bebek Desteği Başlıyor
Dar Gelirli Ailelere Müjde! Ücretsiz Tüp Bebek Desteği Başlıyor
İçeriği Görüntüle

Ruhsal Sıkıntı Bedene Zarar Veriyor

Fiziksel etkiler zamanla kaçınılmaz. Adet düzensizliğinden saç dökülmesine, kemik erimesinden kalp ritim bozukluklarına kadar birçok sorun kapıda. Bunlara sosyal izolasyon, depresyon, hatta intihar düşünceleri eşlik edebiliyor.

Tedavi Tek Koldan Değil, Çok Yönlü Olmalı

Tanı koymak için sadece tartı yetmez. Psikiyatrik değerlendirme, fiziksel muayene şart. Tedavi süreci ise bir ekip işi. Psikiyatrist, psikolog, diyetisyen ve gerekirse iç hastalıkları uzmanı birlikte çalışmalı. Durum ağırsa, hastaneye yatış gerekebilir.

Erken Fark Et, Hayat Kurtar

İş işten geçmeden fark edilen anoreksiya tedavi edilebilir. Ama burda iş biraz da aileye ve çevreye düşüyor. Kilo takıntısı, ani kilo kaybı, içe kapanma, yemek düzeninde değişiklik gibi sinyaller varsa bir uzmana gitmek şart. Çünkü bu hastalık sadece “az yemek” değil, kişinin hayatına mal olabilir.