Türk çağdaş seramik sanatının gelişiminde bir dönüm noktası olan füreya koral, köklü Şakir Paşa Ailesi'ne mensuptur. Anne tarafından Şakir Paşa'nın torunu olan Koral'ın teyzeleri ünlü ressamlar Fahrünnisa Zeyd ile Aliye Berger, dayısı ise yazar Cevat Şakir Kabaağaçlı'dır. Mehmet Emin Paşa ile Hakkiye Hanım'ın kızı olarak 12 Haziran 1910 tarihinde İstanbul Büyükada'da doğan Koral, ailesindeki sanat ve entelektüel birikimi erken yaşlarda edinmiştir. Hayatı, özellikle "Şakir Paşa Ailesi: Mucizeler ve Skandallar" adlı dizinin gündeme gelmesiyle yeniden merak konusu olmuştur.

Eğitimi, Evlilikleri Ve Sanatla İlk Temasları

Füreya Koral, lise eğitimini Notre Dame de Sion Kız Lisesi'nde 1927'de tamamlamıştır. Ardından İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Felsefe Bölümü'nde eğitimine devam etmiştir. Sanata olan ilgisi bu dönemde de sürmüş, dönemin tanınmış Macar keman virtüözü ve sonradan teyzesi Aliye ile evlenecek olan Prof. Charles Berger’den özel keman dersleri almıştır. İlk evliliğini 1930'da Bursalı bir çiftlik sahibiyle yapmış, ancak bu birliktelik iki yıl sonra sona ermiştir. Koral, ikinci evliliğini ise 1935 yılında milletvekili Kılıç Ali ile gerçekleştirerek Ankara'ya yerleşmiştir. Bu siyasi çevre sayesinde dönemin önemli siyasetçileri, sanat ve edebiyat dünyasından isimlerle tanışma fırsatı bulmuştur.

Atatürk'ün vefatına kadar yakın çevresinde bulunan füreya koral ve eşi, 1939 yılında İstanbul'a taşınmıştır. 1940-1944 yılları arasında müzik eleştirileri yazmış ve çeviriler yaparak sanatsal faaliyetlerini sürdürmüştür. Ancak 1945 yılında kendisine verem teşhisi konulmuş ve tedavi amacıyla 1947 yılında İsviçre'nin Leysin kentindeki bir sanatoryuma gitmek durumunda kalmıştır.

Kazıklı Maria Kimdir? Gerçek Adı Nedir?
Kazıklı Maria Kimdir? Gerçek Adı Nedir?
İçeriği Görüntüle

Seramiği Keşfetmesi Ve Atölye Dönemi

Sanatoryumda geçirdiği dönemde Londra'da yaşayan teyzesi Fahrünnisa Zeyd, vaktini verimli geçirmesi için füreya koral'a seramikçilik alet ve materyalleri göndermiştir. Koral, bu materyallerle 1947 yılında İsviçre'de seramik çalışmalarına başlamış ve sanat hayatının yönünü değiştirmiştir. Daha sonra Fransız seramikçi Serre'nin desteğiyle Paris'teki özel bir seramik atölyesinde çalışmalarını derinleştirmiştir. İlk seramik ve taş baskı sergisini 1951 yılında Paris'te açarak bu alandaki yeteneğini kanıtlamıştır. Aynı yıl Türkiye'ye dönüş yaparak eserlerini Maya Sanat Galerisi'nde sergilemiştir.

Türkiye'de sanatına devam etme kararlılığıyla Paris'te özel olarak yaptırdığı seramik fırınını İstanbul'a getirtmiştir. Ancak hastalığının nüksetmesi üzerine Paris'e giderek ameliyat geçirmiş ve sağlığına kavuştuktan sonra ülkeye geri dönmüştür. Eşi, seramikle uğraşmayı bırakmasını isteyince füreya koral eşinden ayrılarak sanatına olan bağlılığını göstermiştir. 1954'te Şakir Paşa Apartmanı'nda özel bir atölye kurmuş ve 20 yıl boyunca burada çalışmıştır. Bu atölye, Ayda Arel, Alev Ebuzziya, Leyla Sayar, Bingül Başarır, Candeğer Furtun, Binay Kaya, İlgi Adalan, Jale Yılmabaşar ve Mehmet Tüzüm Kızılcan gibi genç seramik sanatçıları için önemli bir buluşma ve üretim merkezi haline gelmiştir.

Sanatsal Başarıları Ve Mimariye Katkısı

İlk Türk profesyonel kadın seramik sanatçısı unvanına sahip olan füreya koral, seramiği mimariyle bütünleştiren öncü girişimleriyle bu sanata yeni bir boyut kazandırmıştır. Eserlerinde soyuttan somuta uzanan, özellikle Anadolu kültürüne ağırlık veren bir anlatım dilini benimsemiştir. Sanatçı, 1963’te Ankara Ulus Çarşısı ve İstanbul Manifaturacılar Çarşısı'na, 1966’da İstanbul Ziraat Bankası'na ve 1969’da İstanbul Divan Oteli'ne anıtsal seramik panolar yapmıştır. Seramik pano ve üç boyutlu eserlerin yanı sıra, vazo ve tabak gibi günlük yaşamda kullanılabilen işlevsel ürünler de üretmiştir.

Uluslararası alanda da büyük takdir toplayan füreya koral, 1955’te Cannes Milletlerarası Sergisi’nde gümüş madalya, 1962’de Prag Milletlerarası Sergisi’nde altın madalya ve 1967’de İstanbul’da gümüş madalya kazanmıştır. Aynı yıl Washington Smithson Enstitüsünde ödül, Fransa'daki Vallarius bienalinde onur diploması almıştır. Ülkesinde ise 1981’de Kültür Bakanlığı Özel Ödülü’ne ve 1986’da Sedat Simavi Vakfı Plastik Sanatlar Ödülü’ne layık görülmüştür. Yazar Ayşe Kulin'in "Füreya" isimli kitabı, usta sanatçının hayatını konu edinmiştir. Füreya Koral, 25 Ağustos 1997 tarihinde 87 yaşında İstanbul'da vefat ederek ardında eşsiz bir sanatsal miras bırakmıştır.