Elektrikli araçlar son yıllarda hayatımıza giren önemli unsurlardan birisi olmayı başardı. Özellikle şarj edilebilir olması, yakıt tasarrufu veya bakım maliyetlerinin düşük olması sebebiyle birçok kişi yeni nesil elektrikli araçlara yönelmiş durumda. Birde buna ÖTV vs. diğer vergilerden tasarruf etme şansı gelince, teşvik olunca insanlar daha da bu konuya yönelmeye başladı. Önceki yazımızda elektrikli araçların avantajlarından bahsettik. Tabi ki hayatta her şey siyah ve beyaz şeklinde değil. Gri tonu da hayatımızın akışı içerisinde var oluyor. Peki elektrikli araçların dezavantajları nelerdir gelin hep birlikte bakalım...
Elektrikli Araçların Dezavantajları
Elektrikli araçların alt yapısı sınırlı olabiliyor. Buda onların en büyük dezavantajlarından birisi haline dönüştü. Her yerde hızlı şarj istasyonu bulunmayabiliyor. Kırsal alanlarda veya seyrek şarj altyapısında menzil kaygısı oluşabiliyor insanlarda bu nedenle.
Aynı zamanda şarj süresi uzun olabiliyor. EN hızlı DC şarjlar bile %80 doluluğa ulaşabilmek için 20 ila 40 dakika süre gerektirebiliyor. Ev tipi prizle şarj ise 8 - 12 saat arasında sürebiliyor.
Yüksek satın alma fiyatı da buna ek olarak binince birçok kişi bildiğinden şaşmak istemiyor. Elektrikli araçlar genellikle içten yanmalı eş değerlerinden daha pahalı oluyor. Ancak bu fark zamanla benzin maliyetinden geri kazanılabiliyor.
Bataryalar ise zamanla kapasite kaybediyor ve batarya değişimi de pahalı olabiliyor bizler için. Çoğu üretici bunun yanı sıra 8 yıl / 160.000 kilometre gibi garantiler sunabiliyor.




