Şairdi…
Hemşehrimizdi.
Eserleri okunmaya değerdi…
Kerem Gibi, Güneş Tozları, Kuş Ormanı ve Kıyı okuduğum eserlerindendi…
Birkaçını imzalı vermişti…
*
Yöneticiydi.
Kaymakamlık da yapmıştı.
Samsun’un Vezirköprü İlçesi’nde çalışmıştı.
*
Şairimiz, aynı zamanda gazeteciydi.
Sürekli basın kartı sahibiydi…
Günaydın ve Sabah gazetelerindeydi.
*
Sanatçı olarak üretkendi…
Dizi senaristiydi.
Romanlar üretmişti.
Yapımcı ve yönetmendi.
TRT’de bu görevleri başarıyla icra etmişti.
*
Yazarımız öğretim görevlisiydi.
İstanbul Üniversitesi’nde derslere girmişti…
Öğrencileri kendisinden övgüyle söz ederdi…
*
Çevirmendi.
Çeviri dalında ödüller almış bir kişiydi.
Sartre’den çevirileri en dikkat çekeniydi.
*
Araştırma kitapları da yazmıştı.
“Şiir Sanatı” adlı eseri üstünde önemle durduğum başucu kitabıydı.
Kendisini yetiştirmiş ülkemiz aydınlarındandı…
***
***
Erdoğan Alkan’ın ölüm haberini alınca, en son telefon konuşmamızı hatırladım.
“Bilim ve sanat takdir görmediği yerden gidiyordu.”
Kendi gitti.
Eserleri kaldı yadigar.
***
Şimdi Erdoğan ALKAN’ı saygı ile anarken, kızı Elif Su Alkan’a, ailesine, dostlarına, arkadaşlarına başsağlığı diliyorum.
Allah geride kalanlara sabırlar versin diyorum…
Nurlar içinde uyu EROĞAN ALKAN.
