Günümüzde "Herkesin cebinde telefon var" cümlesi adeta klişe bir hal almışken, bu alışkanlık aslında sağlığımız üzerinde ciddi etkiler yaratıyor. Yapılan yeni bir araştırma, akıllı telefonların kalp ritmini bozabileceğini gösterdi. Massachusetts Institute of Technology (MIT) ve Mayo Clinic tarafından gerçekleştirilen bu çalışma, cep telefonlarının yaydığı elektromanyetik dalgaların kalp ritmini etkileyebileceğini ortaya koydu.
Akıllı Telefonlar Kalp Pillerini Bozabiliyor
Bu araştırmada, özellikle kalp pili veya ritim düzenleyici cihaz kullanan bireyler için önemli bir uyarı yapıldı. Cep telefonlarının, kalp pillerinin çalışma sinyallerini bozabileceği tespit edildi. Kardiyoloji uzmanı Dr. James Porter, özellikle telefonun göğüs cebine yerleştirilmesinin ciddi risk oluşturduğunu belirtti: "Telefon doğrudan cihazla etkileşime girerek, kalp ritmini bozabiliyor." Bu durum, cihazların doğru çalışmamasına ve ritim dengesinin değişmesine neden olabilir.
Sağlıklı Bireylerde Bile Etkiler Gözlemlendi
İlginç bir şekilde, sadece kalp pili taşıyan kişiler değil, uzun süre elektromanyetik alana maruz kalan sağlıklı bireylerde de kalp ritminde kısa süreli değişimler görülebilir. Araştırmacılar, telefonun vücuda yakın taşınmasının kalp kası uyarılarını geçici olarak hızlandırabileceğini belirtiyor. Ancak, bu etkilerin kalıcı olmadığı ifade edilse de, sürekli maruziyetin kalp ritim bozukluğu riskini artırabileceği konusunda uyarılar yapılıyor.
Telefonu Nasıl Taşımalıyız?
Uzmanlar, özellikle kalp rahatsızlığı olan kişilere bazı önlemler almalarını öneriyor. İşte dikkat edilmesi gereken birkaç önemli ipucu:
- Telefonu göğüs veya pantolon cebinde taşımayın.
- Telefonu mümkünse çantada veya masada bulundurun.
- Bluetooth kulaklık veya hoparlör kullanarak doğrudan temas süresini azaltın.
- Uyurken telefonunuzu başucundan uzak tutun.
Bilim insanları, modern yaşamın sunduğu kolaylıkların bazı gizli bedelleri olabileceğine dikkat çekiyor. Cep telefonları artık neredeyse bedenimizin bir parçası haline geldi. Ancak, bu teknolojinin biyolojik sistemlerimiz üzerinde oluşturduğu elektromanyetik etkileri göz ardı etmemek gerektiği vurgulanıyor. Sağlıklı bir yaşam için teknolojiyi bilinçli bir şekilde kullanmak, hepimizin sorumluluğudur.




