İki yüzü elliyi aşkın ölü ve sayıları binlerle ifade edilen yaralı.
Bundan daha vahimi ise askerin birbirine kırdırılışı vardır.
Bunlar iç ve dış teröristlere karşı omuz omuza savaşan ve birbirlerinin kucağında şehit olanlardır.
İşte bu, kardeşin kardeşe kırdırılışıdır.
Bunu kim, kimin adına yapmıştır?
Bu milletin vatan ve namus müdafaası için satın almış olduğu ya da ürettiği silahları kim, kimin adına yağmalamıştır?
Bu milletin % 52' sinin, oyunu verip başkomutan olarak seçtiği kişiyi kim, kimin adına öldürmeye teşebbüs etmiştir?
Bu milletin seçmenlerinden her ikisinden birinin oyunu alıp hükümet olan bir siyasi partiyi anayasal düzeni yeniden tesis etme adına kim, kimin adına yönetimden uzaklaştırmak istemiştir.
Milletimizin uçağını kaçırıp tarihimizde kısa fakat, şanlı bir geçmişi olan Özel Harekatçılarımızın karargahını kim, kimin adına bombalamıştır?
Evet, daha niceler…
Bu dökülen kanın, yıkılmak istenen kardeşliğin hesabını kim verecektir?
Birkaç memur görevinden alınarak, birkaç kişiye de hapis cezası verilerek mi hesap istenecektir?
Canına, tarihine, kardeşliğine, birliğine, tercihlerine ve kanaatlerine kurşun sıkılmış aziz milletimizin şehit evlatlarını incitmeyecek ve geleceğe ibret olacak şekilde hesap alınmalıdır.
Aziz milletimiz 'ihkak-ı hak' ederek bunun hesabını tek başına sorabilir ve alabilirdi, sormadı . Devletine ve kurumlarına güvendi. Hukuka saygılı davrandı. İnanıyor ki, adalet tecelli edecektir.
Bu çirkinliği bir kara damga olarak her zaman alnımızda taşıyamayız.
Bunun için adaletsiz, zalim ve cani insanlara adalet diyoruz.
Kıyamet gününe uzanacak bu çirkinliği adaletin aklayıcı suyu bile temizleyemez.
Bu hesabı vereceklerden, alacak kişi ve kurumlar da önemlidir. Selam ve sevgi ile…