UCL'den Uyarı Gibi Araştırma
İngiltere merkezli University College London (UCL) tarafından gerçekleştirilen yeni bir bilimsel çalışma, antidepresanların uzun süreli kullanımının ciddi yoksunluk etkileri oluşturabileceğini ortaya koydu. Bulgulara göre, bu ilaçları iki yıldan uzun süreyle kullanan kişiler, bırakma aşamasında kısa süreli kullanıcılarla kıyaslandığında 10 kat daha fazla yoksunluk semptomu yaşıyor.
En Yaygın Semptomlar: Baş Dönmesi ve Mide Bulantısı
Araştırmaya katılan bireylerin %64'ü, ilacı bıraktıktan sonra orta ila ağır şiddette belirtilerle karşılaştıklarını bildirdi. En sık görülen rahatsızlıklar arasında baş dönmesi, mide bulantısı, baş ağrısı ve vertigo yer aldı. Daha da çarpıcı olan ise, bu semptomların üçte birinin 3 aydan daha uzun sürdüğü, %10'luk bir kesimde ise 1 yılı aşkın süre devam ettiği tespit edildi.
Antidepresanı Bırakmak Neden Bu Kadar Güç?
Uzun süreli kullanımla birlikte, beyin kimyası antidepresanlara bağımlı hale geliyor. Bu durum, ilacın aniden kesilmesini hem zihinsel hem fiziksel açıdan oldukça riskli hale getiriyor. Araştırma verilerine göre, antidepresanı bırakmaya çalışan bireylerin %38'i bu süreci tamamlayamıyor. Daha da dikkat çekici olan ise, bu oranın uzun süreli kullanıcılar arasında %79’a kadar çıkması.
Uzmanlardan Hayati Uyarı: “Kendi Kendinize Bırakmayın”
University College London'dan uzmanlar ve psikiyatri alanında görev yapan hekimler, antidepresan kullanımının sonlandırılmasının mutlaka hekim gözetiminde yapılması gerektiğini vurguluyor. Bu süreçte doz azaltma programları ve alternatif tedavi yöntemleri ile daha güvenli bir yol izlenebileceği belirtiliyor. Ayrıca uzmanlar, hastaların ilaçların yan etkileri konusunda daha fazla bilgilendirilmesi gerektiğine dikkat çekiyor.
UCL araştırması, antidepresan tedavilerinin hem başlangıcında hem de sonlandırılmasında dikkatli ve bilinçli hareket edilmesi gerektiğini bir kez daha ortaya koyuyor.