Samsun’da Köy İsimlerinin Gizli Hikâyeleri
Samsun'un köy isimleri bazen çok sıradan gibi duruyor ama arka planda hikaye hep var. Kimi dağın şekline bakıp koymuş adı, kimi orada yaşayan hayvancının dilinden kalmış. Kısacası isimler boşuna değil. Hepsi bir iz, bir alışkanlık, bir manzara anlatıyor.
Küplüağzı – Yakakent’in “Küp” Gibi Açılan Mevzisi
Küplüağzı adı ilk duyulunca herkes aynı soruyu soruyor: Küp nerede? Bölgenin ağzı dediğimiz giriş kısmı gerçekten de bir küpün ağzı gibi genişten daralan bir şekle benziyor. Ya eskiler çok iyi gözlemciymiş ya da doğa kendini resmen belli etmiş.
Kuzören – Yaylanın, Hayvancılığın Sessiz Tanığı
“Kuz” kelimesi eski Türkçe’de hayvan yavrusu demek. Burası zamanında atların, koyunların, kuzuların otladığı geniş meralık bir alanmış. Yani isim “burada hayvan çoktu” diye resmen bağırıyor.
Yassıdağ – Tepe Ama Tepe Gibi Değil
Dağ deyince sivri bir şekil gelir akla. Burada öyle değil. Tepe yayvan, hatta dümdüz gibi. Eskiler “Yassı işte yassı!” demiş geçmiş.
Çetirlipınar – Çalılığın İçinde Kalan Su Gözesi
Karadeniz ağzında “çetir” demek çalılık, dikenlik, sık ot. Düşünsene: Çalıların arasından akan küçük bir su. İsim tam olarak gördüğünü anlatmış. Ne eksik, ne fazla.
Küçük Bir Dip Not
Bu isimler sadece kelime değil. Yerleşenlerin yaşam tarzı, gördüğü manzara, günlük dil… Hepsi bu isimlerde saklı. Samsun’un kültürü işte buralarda yaşıyor.




